İnsanlık var olduğundan bu yana kendini bir yere bir gruba
ait hissetme ve güvende olma hissiyatıyla yaşamış, bulunduğu sosyo/coğrafik
yapıda yer edinmeye çalışmıştır. Bu durum kimlik oluşumunu zorunlu hale
getirmiştir. Kimlik ve devlet sembolü oluşturma beraberinde bir çok sorunu da
getirmiştir. Bu sorunların başında yeni anayasa düzenlemesi sonucu yeniden
yapılanmanın herkes tarafından aynı şekilde kabul görmemesi, fikir ayrılığına
düşülmesidir. Dolayısıyla yapılan değişiklikte halkın fikirlerinin de yer
alması devlet-vatandaş yakınlaşmasında etkili ve yapıcı sonuçlar doğurmuştur. Kimlik
oluşumunun sembolleşmesi sürecinde birçok düşünce ve yapı etkin rol oynamış ve
sonuçta kimlik, insan varlığının yegane ifadesi olan; bayrak, mühür, marş gibi
sembollerin ulusal birliğin ve beraberliğin kavrandığı, aidiyet hissinin
çeşitli simgelerle ifade edildiğinin fenomenleri olarak kullanılmaya
başlamıştır. Türk-Moğol devletlerinde kullanılan bu sembollerin hangi
aşamalardan geçtiğiyle ilintili bu mukayeseli çalışmada, sembollerin devlet
olma sürecinde neden önemli olduğu tarihsel desen yöntemi kullanılarak açıklanmıştır.
Bu amaç doğrultusunda bayrak, arma, mühür, marş oluşumu irdelenerek konuyla
ilgili yazılı ve görsel materyallere
başvurulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Nisan 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 1 Sayı: 1 |