Çalışmamızın amacı çocukluk çağı travmatik yaşantılarının, bireyin bağlanma stilleri ve dindarlığı ile ilişkisini incelemektir. Çalışmanın örneklemi Mart-Nisan 2021 yılı içerisinde ülke içi tesadüfi olarak seçilen 18 yaş altı ve üstü %84,7’si kadın, %15,3’ü erkek toplam 360 kişiden oluşmaktadır. Araştırmada veri toplama aşamasında, Prof. Dr. Vedat Şar, Psk. Dr. Erdinç Öztürk ve Eda İkizkardeş tarafından Türkçeye uyarlanmış Çocukluk Çağı Travmaları Ölçeği, Bowbly ve diğerleri tarafından geliştirilen Üç Boyutlu Bağlanma Stilleri Ölçeği ve Allport & Kayıklık tarafından geliştirilen Dini Yönelim Ölçeği ve araştırmacı tarafından oluşturulan sosyodemografik form kullanılmıştır. Verilerin analizinde Kesikli değişkenlere ait karşılaştırmalarda Pearson ki-kare testi kullanılmıştır. Sürekli değişkenlerin normal dağılıma uygunluğu Kolmogorov Smirnov testi ile değerlendirilmiştir. Sürekli değişkenlere ait gruplar arası karşılaştırmalar ölçümlerin dağılım özelliklerine ve grup sayısına göre Mann Whitney U testi ve Kruskal Wallis testi ile yapılmıştır. Kruskal Wallis testi ile yapılan karşılaştırmalarda gruplar arasında istatistiksel anlamlı farklılık bulunduğunda farkın hangi gruplardan kaynaklandığını belirlemek için posthoc Bonferroni düzeltmeli Mann Whitney U testi kullanılmıştır. Değişkenlere ait ölçümler arasındaki doğrusal ilişki Spearman korelasyon testi ile değerlendirilmiş ve istatistiksel önemlilik için p<0,05 değeri kabul edilmiştir. Dini yönelim alt boyutu olarak ibadet değişkeniyle ilgili olarak; kadınlar erkeklerden istatistiksel olarak anlamlı yüksek ve yine duygusal istismar alt boyut puan karşılaştırmasında kadınlar erkeklerden istatistiksel olarak anlamlı yüksek bulunmuştur. Tüm alt boyut ve toplam puan çocukluk çağı travma karşılaştırmalarında kaygılı-kararsız bağlanma grubundakilerin puanları güvenli bağlananlardan istatistiksel olarak anlamlı yüksek bulunmuştur. Tüm alt boyut ve toplam puan karşılaştırmalarında bağlanma stillerine göre Dinsel yaşayış ölçeği güvenli bağlanma grubundakilerin puanları kaçınan bağlanma stiline sahip olanlardan istatistiksel olarak anlamlı yüksek bulunmuştur. Ayrıca katılımcıların %62,5’i çocukluk döneminde travma yaşamış, %87,8 ’i güvenli bağlanma kurmuş ve %81,1’i kendisini dindar şeklinde tanımlamıştır.
The aim of this study is to examine the effects of childhood traumatic experiences on the individual’s attachment styles and religious orientation.The sample of the study consists of 360 people, 84.7% female and 15.3% male, less than and over of 18 age, randomly selected, living in the country in March-April 2021.In the data collection stage in the research, “Childhood Trauma Scale” adapted to Turkish by Prof. Dr. Vedat Şar, Psd.Dr.Erdinç Öztürk and Psd.Dr Eda İkizkardeş, “The Three-Dimensional Attachment Styles Scale” developed by Bowbly et al. and “Religious Orientation Scale” developed by Allport & Kayıklık and the sociodemographic form created by the researcher have been used. Pearson chi-square test was used for comparisons of discrete variables in the analysis of the data. Conformity of continuous variables to normal distribution was evaluated by Kolmogorov Smirnov test.
Intergroup comparisons about continuous variables were performed by Mann Whitney U test and Kruskal Wallis test based on the distribution characteristics of the measurements and the number of groups. When a statistically significant difference was found between the groups in the comparisons made with the Kruskal Wallis test, the posthoc Bonferroni corrected Mann Whitney U test was used to determine which groups the difference originated from. The linear relationship between the measurements of the variables was evaluated with the Spearman correlation test and a p value of <0.05 was accepted for statistical significance.Worship as a sub-dimension of religious orientation; women are statistically significantly higher than men, in the emotional abuse sub-dimension score comparison, women were found to be statistically significantly higher than men.In all sub-dimension and total score childhood trauma comparisons, the scores of the anxious-ambivalent attachment group were found to be statistically significantly higher than the securely attached ones.In all sub-dimension and total score comparisons, the scores of those in the Religious Living Scale secure attachment group were found to be statistically significantly higher than those in the avoidant attachment style.In addition, 62.5% of the participants experienced trauma during their childhood, 87.8% established a secure attachment and 81.1% defined themselves as religious
Childhood Trauma Experiences Attachment Styles Religious Orientation.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Çocuk Sosyolojisi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Haziran 2022 |
Gönderilme Tarihi | 20 Mayıs 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 2 Sayı: 1 |