Tablets of cuneiform writing remaining from the period named as “Assyrian Trade Colonies Age” of the second millenium B.C. to the present-day are the oldest written sources which enlighten the Anatolian history. Almost all the tablets are about the doings of Assyrian merchants who came to Anatolia on business purposes. For that reason all the information we obtain about the said period of Anatolia deals with the economic life. According to the information given by those cuneiform tablets which are written in the old Assyrian dialect and about 25 thousand in number for today, the trade activities were being carried out in exchange of taxes levied by the Anatolian city chieftains and on condition that the merchants should obey some other regolations. From the tablets it is possible to determine the names and the characteristics of different kinds of taxes implemented in those days. Smugling was being comitted by means of bringing the commodities in the cities without getting permission from the local rulers or using awkward routes outside the human settlements not to pay taxes. Buying and selling the goods that are subject to the prohibition of trade was another means of smuggling.
M.Ö. II. Binyılın ilk çeyreğine tarihlenen ve Asur Ticaret Kolonileri Çağı olarak adlandırılan dönemden günümüze kalan çivi yazılı tabletler, Anadolu’nun yazılı tarihine dair bilgi veren en eski kaynaklardır. Tabletlerin hemen hepsi, Anadolu’ya yalnızca ticaret amacıyla gelen Asurlu tüccarların faaliyetlerini konu almaktadır. Bu nedenle, Anadolu’nun söz konusu dönemi hakkında elde ettiğimiz bilgiler, büyük ölçüde iktisadî hayata yöneliktir. Eski Asur lehçesi ile yazılmış ve sayıları şimdilik 25000 civarında olan bu çivi yazılı belgelerin verdiği bilgilere göre, ticaret, Anadolu şehir beylerinin Asurlu tüccarlardan çeşitli isimler altında almış oldukları vergiler karşılığında ve tüccarların diğer bazı kurallara uyması şartı ile gerçekleşiyordu. Tabletlerden, o dönem için uygulanan farklı türdeki vergi adlarını ve özelliklerini belirlemek mümkün olmaktadır. Kaçakçılık ise, bazı vergilerden kurtulmak için yerel saraydan gümrük izni almadan malı şehre sokmak veya güzergâhtaki yerleşim yerlerinde çeşitli ödemelerden kurtulmak için kestirme, kullanışsız ve güçlükle aşılan yolları takip etmek suretiyle yapılıyordu. Ticareti yasaklanan ya da kısıtlanan malları alıp satmak da bir başka kaçakçılık türüydü.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | May 1, 2009 |
Published in Issue | Year 2009 Volume: 2 Issue: 4 |
Gazi Akademik Bakış Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.