OBJECTIVE: The aim of this study was to assess the dental anxiety levels of patients attending the Oral and Maxillofacial Surgery clinic in a dental faculty and to evaluate the associated factors that might be related with the dental anxiety.
MATERIALS AND METHOD: Questionnaires were applied to patients attending the Department of Oral and Maxillofacial Surgery Clinic, Faculty of Dentistry, Gazi University between February 1, 2013 and January 1, 2014 (n=1165). The questionnaire included a Modified Dental Anxiety Scale (MDAS) and questions that might be related with dental anxiety. Participants whose MDAS score value was ≥19 were considered as highly anxious. Data which also included the participants’ demographic values were transferred to a statistical software and the results were examined through descriptive methods.
RESULTS: High dental anxiety level among patients participated in the study amounted to a rate of 14.1%. Dental anxiety was not related to age, marital status, educational level, firsttime-dental visit-age, number of lacking teeth, and reason of the dental visit (p>0.05). However, the indicators gender, previous traumatic experience and dental visit frequency were significantly related to dental anxiety (p<0.05). CONCLUSION: Results of the present study showed that dental anxiety before oral surgical procedures is still prevalent despite technical, pharmacological and surgical advances in dentistry. Implementation of anxiety identification/reducing procedures in the oral surgery practice is of great importance to increase patient comfort and optimize surgical circumstances.><0.05).
CONCLUSION: Results of the present study showed that dental anxiety before oral surgical procedures is still prevalent despite technical, pharmacological and surgical advances in dentistry. Implementation of anxiety identification/reducing procedures in the oral surgery practice is of great importance to increase patient comfort and optimize surgical circumstances.
AMAÇ: Bu çalışmanın amacı, Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi
kliniğine başvuran hastaların dental kaygı düzeylerini
belirlemek ve dental kaygının ilişkili olabileceği
düşünülen faktörlerle olan bağlantısını değerlendirmektir.
GEREÇ VE YÖNTEM: Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi
Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi Kliniğine 1 Şubat 2013-
1 Ocak 2014 tarihleri arasında başvuran hastalara
(n=1165) dental kaygı düzeyinin değerlendirilmesi amacıyla
Modifiye Dental Anksiyete Skalası (MDAS) ve
dental kaygının bağlantılı olabileceği düşünülen faktörlere
ilişkin soruları içeren anketler uygulandı. MDAS skor
değeri ≥19 olan katılımcılar yüksek dental kaygı düzeyine
sahip olarak değerlendirildi. Katılımcıların demografik
özelliklerini de içeren veriler istatistik programına
aktarılarak deskriptif yöntemler ile sonuçlar değerlendirildi.
BULGULAR: Çalışmaya katılan hastaların %14.1’inde yüksek
dental kaygı saptandı. Dental kaygı, cinsiyet, daha önce
geçirilmiş travmatik deneyim varlığı ve diş hekimine gitme
sıklığı ile ilişkili bulundu (p < 0.05); ancak yaş, medeni
durum, eğitim düzeyi, diş hekimine ilk gitme yaşı, eksik diş
sayısı ve kliniğe başvuru amacı parametreleri ile ilişkili bulunmadı
(p > 0.05).
SONUÇ: Bu çalışmanın sonuçları ağız cerrahisi işlemleri öncesi
dental kaygının günümüzde diş hekimliği alanındaki
teknik, farmakolojik ve cerrahi gelişmelere rağmen dikkate
değer ölçüde varlığını sürdürdüğünü göstermektedir. Ağız
cerrahisi uygulamalarında anksiyete tanımlayıcı/giderici
yöntemlerin uygulanması hasta rahatının artırılması ve cerrahi
koşulların iyi hale getirilmesi açısından önem taşımaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Health Care Administration |
Journal Section | Original Research Article |
Authors | |
Publication Date | February 9, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 Volume: 32 Issue: 1 |