Giriş: Bu retrospektif kohort çalışma, ayaktan tedavi edilen hastalarda ön tanı olarak belirlenen venöz yetersizlik ile Doppler ultrasonografi bulguları arasındaki ilişkiyi incelemektedir.
Yöntem: Kurumumuzda 01.01.2018 ile 31.12.2018 tarihleri arasında ayaktan başvuran hastalar üzerinde gerçekleştirilen bu çalışma, ön tanılar ile Doppler ultrasonografi sonuçları arasındaki uyumu değerlendirmek için hasta kayıtlarını dikkatle incelemiştir.
Bulgular: Analize dahil edilen ve poliklinik muayenesinde venöz yetmezlik ön tanısı konan 92 hastanın ancak %46,74’ünde Doppler ultrasonografi ile venöz yetersizlik tanısı doğrulandı. Başlangıçta venöz yetersizlik şüphesi bulunan hastaların yarısından fazlasının radyolojik bulguları normal bulundu. Bu durum, ayaktan tedaviler sırasında fizik muayenenin hasta sayısının fazlalığından dolayı yeterince önemsenmediğini, bu ayrıntılı fizik muayenenin zaman ve emek sarf edici olduğu fikrinin hakim olduğunu düşündürmektedir. Ek olarak, bulgularımız alt ekstremite venlerindeki venöz reflünün komşu venler üzerindeki etkisi arasında güçlü bir ilişki olduğunu da buldu.
Sonuç: Çalışma, özellikle poliklinikte, fizik muayenesi ayrıntılı yapılmayan hastalarda Doppler ultrasonografinin tanısal doğruluğu artırmadaki kilit rolünü ve venöz yetersizlikte akım değişimlerinin komşu venleri öncelikli olarak etkilediğini vurgulamaktadır.
Background: This retrospective cohort study delves into the correlation between outpatient preliminary diagnoses of venous insufficiency and venous Doppler ultrasound findings.
Methods: Conducted at our hospital from 01.0102018 to 31.12.2018, the study scrutinized patient records to gauge the concordance between clinical diagnoses and Doppler ultrasound results.
Results: Among the 92 patients included in the analysis, Doppler ultrasound confirmed venous insufficiency diagnoses in 46.74% of cases. More than half of the patients who were initially suspected to have venous insufficiency had normal radiological findings. This suggests that during outpatient treatments, physical examination may not be given enough consideration due to the high number of patients. Moreover, it can be a time-consuming and labor-intensive process. Furthermore, our findings suggest that there is a strong correlation between venous reflux in a lower extremity vein and its impact on adjacent veins.
Conclusions: The study highlights the crucial importance of Doppler ultrasonography in improving diagnostic precision, particularly for patients who have not undergone a thorough physical examination in the outpatient clinic. The study also finds that changes in flow due to venous insufficiency primarily affect adjacent veins.
Selçuk Üniversitesi Girişimsel Olmayan Etik Kurulundan izin alınmıştır (2018-428)
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Clinical Sciences (Other) |
Journal Section | Original Article |
Authors | |
Early Pub Date | April 27, 2024 |
Publication Date | April 30, 2024 |
Submission Date | April 8, 2024 |
Acceptance Date | April 15, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 |
Genel Tıp Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.