İşyerindeki tatminsizliğin ve normalin üzerinde işten ayrılan kişi sayısına bağlı olarak oluşan yüksek işgücü devir oranının kamu kurumları açısından bazı olumsuz etkileri olacaktır. Bu olumsuzluklar ağırlıklı olarak kurumsal verimlilik, kurumsal istikrar, kurumsal imaj ve saygınlık ile çalışma ortamındaki huzur üzerinde görülecektir.
Türkiye’de kurumların stratejik hareket eden ve politika belirleyen birimleri merkez teşkilatta yer almaktadır. Bu beceriye sahip kurumlarda tarihsel olarak bu görevin genellikle merkezi uzman kadrolar tarafından yerine getirildiği görülmektedir. Zaman içerisinde sayıları artan kariyer uzman ve uzman yardımcılarının nüfusundaki esas genişleme 2011 yılında yapılan reform neticesinde olmuştur.
Ancak verimlilik temelinde yapılan bu hamle sonucu uzman yardımcısı ve uzman sayısı çok hızlı bir şekilde artmış; sürecin işleyiş ve kalitesinde de bir takım olumsuzlar gözlemlenmeye başlamıştır. Kariyer uzman ve uzman yardımcılarına yönelik gerçekleştirilen anket çalışması neticesinde hangi değişkenlerin işten ayrılma niyetini ve iş tatminini etkilediği tespit ve analiz edilmiştir. Anket çalışması 11 kamu kurumunda gerçekleştirilmiş; 354 kişiye ait eksiksiz ve hatasız anket formu analize tabi tutulmuştur. Çalışma kapsamındaki sonuçlara göre ekonomik, sosyal ya da psikolojik boyutu olan birçok faktör, çalışanların iş tatminlerini ve işten ayrılma niyetlerini düşük, orta ya da yüksek güçte etkilemektedir. Bu durum işten ayrılma niyeti için ve iş tatmini için iki ayrı model olarak da sistematik hale getirilmiştir. Söz konusu modeller “İşten Ayrılma Niyetinin Azaltılmasına Yönelik Kariyer Uzman Modeli” ve “İş Tatmininin Artırılmasına Yönelik Kariyer Uzman Modeli” olarak isimlendirilmiştir. Dolayısıyla kamu kurumlarının, kariyer uzman ve uzman yardımcılarına yönelik insan kaynakları politikalarına yön verirken analiz sonuçlarına dayalı oluşturulan bu modelleri dikkate almalarının faydasının olacağı düşünülmektedir.
There will be several negative impacts of dissatisfaction in the workplace and a higher labour turnover rate arising from a large number of employees leaving the job for public institutions. These negativities predominantly will be seen in institutional productivity, institutional stability, institutional image and prestige and tranquility in the workplace environment. Departments working strategically and determining a policy of institutions are situated in central organization in Turkey. Historically it is seen that this task generally has been fulfilled by expert staff in the organizations having this ability. The main extension of the population of career experts and assistant experts, whose numbers have increased in the course of time, occurred as a result of the 2011 reform.
However after the step aiming to get more productivity, the number of experts and assistant experts increased dramatically, so it has started to be observed a set of negativities in the working and quality of process. As a result of survey carried out towards career experts and assistant experts, what kind of variables affect the intent of leaving employment and job satisfaction were determined and analyzed. The survey study was carried out at eleven public institutions; complete and faultless questionnaire forms belonging to 354 people were analyzed. According to the results a lot of economic, social, and psychological based factors influence to employees’ job satisfaction and the intent of leaving employment with low, medium and high strong levels. This result was systematized by two different models for the intent of leaving employment and job satisfatcion. Aforesaid models were called “Career Expert Model for Inducing the Intent of Leaving Employment” and “Career Expert Model for Raising Job Satisfaction”. Accordingly it is thought that public organizations pay regard to these models based on the results of analysis when they direct their human resources policies towards career experts and assistant experts will be beneficial.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | April 28, 2022 |
Submission Date | January 26, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 10 Issue: 1 |
e-ISSN: 2148-5232