Bu makalede, Picasso’nun sanatsal eyleminin modern sanatın en etkili akımı olan Kübizm’i hangi koşullarda doğurduğu araştırılmaktadır. Buna göre, Picasso, sanatsal eylemi, doğayı görüntülerinden anlayan temsili bir ifade şeklinde kabul eden kendisinden önceki sanat anlayışını tümüyle dönüştürerek sanatı, sanatçının doğayı kendisinde taklit etmesiyle sonuçlanan bir “oluşagelme” olarak yeniden tanımlar. Böylece, sanat, gerçekliği temsil eden değil, sanatçının öncelikle kendisinde mimetik olarak meydana getirdiği, başlı başına bir gerçeklik hâline gelir.
The essay investigates the conditions under which Picasso’s artistic act gives birth to one of the most revolutionary movements in modern art, namely; Cubism. Picasso radically transforms the very foundations of art which until his time depicts nature and reality by giving various expressions to their faithful representations. Instead, he defines art once and for all as a mimetic act in which the artist himself has become the nature itself through self-creation under varying forms and subject-matters. Accordingly, art comes to be defined not as a representation of nature but as an autonomous reality in and by itself which was created mimetically within the artist as his own becoming
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | April 20, 2015 |
Submission Date | April 19, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 Issue: 4 |
e-ISSN: 2148-5232