Polycystic ovary syndrome (PCOS) is one of the common endocrine disorders among women. Its prevalence increases up to 15% based on the Rotterdam criteria. It has been extensively studied for over 10 years that, among many factors, oxidative stress (OS) is a potential factor in the etiology of PCOS. This study aims to investigate the role of OS in the pathogenesis of PCOS. An examination was made on 30 patients with PCOS and 30 healthy adolescent and young adult women aged between 15-22 years. The diagnosis of PCOS was established considering the recommendations of the last Amsterdam ESHRE/ASRM conference. Basal hormone levels in the early follicular phase, fasting glucose and insulin values, serum lipid profiles, serum albumin, ischemia-modified albumin (IMA), total thiol, native thiol, and disulfide levels were recorded as the patients' main parameters. Albumin, IMA, thiol, and disulfide levels were compared between the PCOS and control groups. The albumin level was statistically significantly higher in the PCOS group than in the control group. A negative correlation was detected between serum CRP levels and serum albumin, native thiol, and total thiol levels. Total and native thiol values were statistically significantly lower in the BMI overweight group. In conclusion, in the present study in which OS markers in 30 PCOS patients and 30 healthy adolescent and young adult women were examined, the serum albumin level was statistically significantly higher in the PCOS group compared to the control group, and IMA, total and native thiol and disulfide levels did not differ between the groups. For a clear understanding of the place of OS in the diagnosis of PCOS, it should be supported by studies involving larger patient groups and adult women of reproductive age.
Polikistik over sendromu (PCOS), kadınlar arasında görülen yaygın endokrin bozukluklardan biridir. Prevalansı Rotterdam kriterleri baz alındığında %15’e kadar çıkmaktadır. Birçok etken arasında oksidatif stresin (OS), PCOS etiyolojisinde yer alan potansiyel bir faktör olduğu 10 yılı aşkın bir süredir yoğun bir şekilde çalışılmaktadır. Bu çalışmadaki amaç, PCOS patogenezinde OS’nin rolünün daha iyi anlaşılmasını sağlamaktır. Çalışmada yaşları 15-22 arasında değişen 30 PCOS’lu hasta ve 30 sağlıklı adolesan ve genç erişkin kadınlar yer almıştır. PCOS tanısı son Amsterdam ESHRE/ASRM konferansı önerileri dikkate alınarak koyuldu. Erken folliküler fazdaki bazal hormon düzeyleri, açlık glukoz ve insülin değerleri, serum lipid profilleri, serum albümin, iskemi modifiye albümin (İMA), total tiyol, native tiyol, disülfid düzeyleri hastaların ana parametreleri olarak kaydedildi. PCOS ve kontrol grubu arasında albümin, İMA, tiyol, disülfid düzeyleri karşılaştırılmıştır. Albümin seviyesi PCOS grubunda kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı yüksek bulunmuştur. Serum CRP düzeyleri ile serum albümin, native tiyol, total tiyol düzeyleri arasında negatif korelasyon saptanmıştır. Total ve native tiyol değerleri VKİ aşırı kilolu olan grupta istatistiksel olarak anlamlı derecede düşük çıkmıştır. Sonuç olarak 30 PCOS, 30 sağlıklı adolesan ve genç erişkin dönemdeki kadınlardaki OS belirteçlerinin incelendiği çalışmada, serum albümin düzeyi PCOS grubunda kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı yüksek bulundu. İMA, total ve native tiyol, disülfid düzeyleri gruplar arasında farklılık tespit edilmedi. OS’in PCOS tanısındaki yerinin net olarak anlaşılması için daha geniş hasta gruplarının ve reprodüktif dönemdeki erişkin kadınların dahil edildiği çalışmalarla desteklenmesi gerekmektedir.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 10 Sayı: 4 |