Bu makale, Hugo Grotius, Samuel Pufendorf, Christian Wolff ve Emmerich de Vattel’in modern uluslararası hukukun temellerine yaptığı entelektüel katkıları eleştirel bir bakışla incelemekte ve bu düşünürlerin hukuki felsefelerinin evrenselci hedeflerle Avrupa-merkezci hukuk ve sömürgeci yapılar arasındaki uzlaşmayı nasıl sağladığına odaklanmaktadır. Doğal hukuk temelinde evrensel bir hukuk düzenini teşvik ettikleri için geleneksel olarak yüceltilen bu Grotius sonrası düşünürler, aynı zamanda Avrupa’nın sömürgeci yayılmacılığını meşrulaştıran hukuki doktrinlerin inşasında da belirleyici bir rol oynamışlardır.
Grotius’un mirası üzerine düşüncelerini inşa eden Pufendorf, Wolff ve de Vattel, devlet egemenliği ve erken dönem hukuk pozitivizmi gibi gelişen kavramları kurumsallaştıran normatif çerçeveler geliştirmişlerdir. Bu çerçeveler her ne kadar evrensellik ve eşitlik iddialarıyla temellendirilmiş olsa da, çoğu zaman Avrupalı olmayan toplumları dışlayarak; toprakların gaspı, ticaret tekellerinin korunması ve egemenliğin farklılaştırılması gibi uygulamaları meşrulaştırmak suretiyle sömürgeci hiyerarşilerin yeniden üretilmesine hizmet etmiştir. Bu makale, adı geçen düşünürleri kendi tarihsel bağlamlarında ele almakta ve onları yalnızca dönemlerinin tarafsız filozofları ya da hukuk kuramcıları olarak değerlendiren hâkim yorumları sorgulamaktadır.
Eleştirel hukuk çalışmaları merceğinden hareketle karşılaştırmalı bir yaklaşım benimseyen bu makale, uluslararası hukukun kilit figürlerinin evrensel hukuk normları kisvesi altında Avrupa-merkezci bir dünya düzenini ne ölçüde şekillendirdiğini ve sürdürdüğünü irdelemektedir. Bu bağlamda makale, uluslararası hukukun kurucu anlatılarına gömülü olan sömürgeci mirası ifşa eden tartışmalara katkı sunmakta ve mevcut yapının daha adil ve kapsayıcı bir biçimde yeniden inşa edilmesi gerektiğini vurgulamaktadır.
This article critically examines the intellectual contributions of Hugo Grotius, Samuel Pufendorf, Christian Wolff, and Emmerich de Vattel to the foundations of modern international law, focusing on how their legal philosophies reconciled universalist aspirations with Eurocentric legal and colonial structures. While traditionally celebrated for promoting a universal legal order grounded in natural law, these post-Grotian thinkers were also instrumental in constructing legal doctrines that legitimized European colonial expansion.
Building on Grotius’s legacy, Pufendorf, Wolff, and de Vattel developed normative frameworks that institutionalized emerging notions of state sovereignty and early legal positivism. Although these frameworks were couched in claims of universality and equality, they often reproduced colonial hierarchies by marginalizing non-European peoples and validating territorial conquest, trade monopolies, and differential sovereignty. This article situates these thinkers within their historical context and challenges prevailing interpretations that treat them solely as neutral philosophers or legal theorists of their time.
By adopting a comparative approach informed by critical legal studies, the article interrogates the extent to which these pivotal figures in international law actively shaped and sustained a Eurocentric world order under the guise of universal legal norms. In doing so, it contributes to broader debates on the colonial legacy embedded within the foundational narratives of international legal thought and calls for the reimagining of a more inclusive and equitable international legal framework.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Law in Context (Other) |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | August 31, 2025 |
Submission Date | April 4, 2025 |
Acceptance Date | June 10, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 15 Issue: 2 |