Toplumsal çözülme; bir toplumda suç, şiddet, alkolizm,
zihinsel hastalıklar ve intihar gibi bazı problemlerin artması ile
toplumsal yapının bozulması ve toplumsal kontrolün çökmesi
olarak açıklanır. Eğer toplumda, toplumsal çatışma, ahlaki
çöküntü ve düzensizlik yaygın ise, bu durumda toplumsal
çözülme ortaya çıkmaktadır. Toplumu çözülmeye karşı koruyan
din, kültür, örf ve adetler gibi toplumsal değerler vardır. Bu
değerlerdeki anlam kaymaları toplumsal çözülmenin nedeni
olabilmektedir. Son zamanlarda toplumumuzda yaşanan şiddet
olayları; bizi bir arada tutan, toplum olma bilinci veren din gibi
toplumsal değerlerimizin etkisizleşmeye (disfonksiyon)
başladığını göstermektedir. Bu süreç içerisinde toplumsal
çözülme kaçınılmaz gözükmektedir.
Social disintegration is defined as the increase in the social problems such as crime, violence, alcholism, psychological disorders and suicide on the one hand, and the breaking of the social structure of the society and the lost of the social control on the other hand. If a social conflict, moral decadence and social disorder are common in a society, then the social disintegration is inevitable. There are some social values such as religion, culture and customs which safeguard a society against the disintegration. Any misconception in these values can lead to the social disintegration. Recently, the spread of violence in our society is the indication of the fact that in our perception of the values like religion which keeps us in harmony and gives us the idea of living together in the society is becoming ineffective. In this process, it seems that social disintegration is inevitable
Other ID | JA79SU25ZC |
---|---|
Journal Section | Article |
Authors | |
Publication Date | December 1, 2006 |
Published in Issue | Year 2006 Issue: 16 |
Harran İlahiyat Dergisi-Harran Ilahiyat Journal Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.