1970 sonrası Türk hikâyeciliğinde önemli bir yer edinen Mustafa Kutlu, arifane bakışı, samimi anlatım tarzı, geleneğe ve yerliliğe yaslanan sanat anlayışıyla kendine has bir üslup oluşturmuştur. Genellikle günlük hayatta karşılaşılabilecek olayları ve kişileri anlattığı hikâyelerinde, insanı aile, toplum, din, kültür ve medeniyet çevresinde ele almıştır. Aynı zamanda Türk toplumunun geçirdiği sosyal değişimi ve dönüşümü konu edindiği eserlerinde bunun bireyler üzerindeki olumsuz yansımalarına değinmiştir. Bu bağlamda bazı hikâyelerinde modernleşme, şehirleşme ve iç göçle birlikte artan yozlaşma ve değer yitiminin insanlar üzerindeki etkilerini anlatmıştır. Bu çalışmada yazarın Chef adlı uzun hikâyesi, kurguda öne çıkan kişilerden hareketle yozlaşma ve değerlerin yitirilmesi bağlamında incelenmiştir. Yazıda öncelikle yozlaşma kavramı ve değer yitimi üzerinde durulmuş, ardından Mustafa Kutlu hikâyelerinde bu kavram ve olguların görünümüne ve yansımasına değinilmiştir. Daha sonra eser adı, hikâye kişilerinin adlandırılması, karakterlerin özellikleri, hayatları, düşünceleri ve hayalleri etrafında yozlaşma ve değer yitimi bağlamında değerlendirilmiştir. Kişilerin yaşadığı çözülme ve bunun toplumsal yansımalarına yer verilmiştir. Mustafa Kutlu, Chef’te kentlileşme, gelenek, modernleşme gibi meseleler etrafında arzu ve hırslarının kurbanı olan kişileri anlatmış, bu kişilerin hayat öyküleri dolayımında yitirdikleri değerleri, kaybettikleri güzellikleri irdelemiştir. Dünyevi hevesler, para ve maddi arzular peşinde koşan aile fertlerinin yaşadığı savruluşu çarpıcı bir şekilde ortaya koymuştur.
Mustafa Kutlu, who gained a significant place in Turkish storytelling after 1970, created a unique style with his view of the eve, sincere expression style, understanding of art based on tradition and indigenousness. Generally, he handled people around family, society, religion, culture and civilization in his stories about events and people that can be encountered in daily life. At the same time, he touches on the negative reflections of this on individuals in his works on the social change and transformation that Turkish society has undergone. In this context, in some of his stories, he explained the effects of degeneration and depreciation that increase with modernization, urbanization and internal migration on people. In this study, the author's long story Chef is examined in the context of corruption and loss of values, based on the prominent figures in fiction. In the article, first of all, the concept of the corruption and the loss of values is emphasized, and then the appearance and reflection of these concepts and phenomena in the stories of Mustafa Kutlu is mentioned. Later, the title of the work was evaluated in the context of degeneration and depreciation around the naming of the story persons, the characteristics of the characters, their lives, thoughts and dreams. The dissolution experienced by people and its social reflections are included. In Chef, Mustafa Kutlu talked about the victims of their desires and ambitions around issues such as urbanization, tradition and modernization, and examined the values and beauties that these people lost through their life stories. Worldly desires, money and material desires in pursuit of family members in a striking demonstration has been revealed.
Mustafa Kutlu Chef story family corruption the loss of values.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALESİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ekim 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |
ULAKBİM-DERGİPARK Bünyesinde Faaliyet Gösteren HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)
Türk Dili ve Edebiyatı Alanında Yayımlanan Uluslararası Hakemli Bir Dergidir.