Münâzaranın tanımı ve kökeni üzerine günümüzde çeşitli çalışmalar yapılmış, bir tarz mı yoksa tür mü olduğu her zaman tartışma konusu olmuştur. 14. yüzyıldan 19. yüzyıla değin manzum ve mensur pek çok münâzara muhtevalı eser kaleme alınmıştır. Konu çeşitliliği bakımından sayı artmış ancak 19. yüzyıla doğru münâzara yazımında bir azalma görülmüştür. Bu türde yazılan eserler, içerik itibariyle kalem-kılıç, gece-gündüz, bülbül-karga, bahar-kış, gül-bülbül, efyûn-bâde, rind-zâhid gibi birbirine karşıt olan iki varlığın münâzarasından oluşmaktadır. 17. asır Mevlevî şeyhlerinden olan Şeyh Mehemmed Vânî tarafından kaleme alınan Münâzara-i Fukarâ, uzletin mi yoksa seyahatin mi dinen daha faydalı olacağının işlendiği bir münâzaradır. Müellif, bu eseri bizzat şahit olduğu tartışmadan esinlenerek sûfî-i mücâvir ve kalender-i müsâfir indinde bahsi geçen konuyu bu iki tipi karşılıklı konuşturarak işlemiştir. Münâzarada delil getirmek önemli olduğundan iddia ettikleri düşünceyi ise sık sık manzume, âyet, hadis, kelâm-ı kibârlarla desteklemişlerdir. Bu çalışma, tasavvufi muhtevaya sahip olan Vânî’nin Münâzara-i Fukarâ adlı eseri etrafında ele alınmaktadır. Amacımız eseri ve yazarı tanıtmak, eserle ilgili bilgi vermektir. Yazarla ilgili tezkire ve biyografik kaynaklarda herhangi bir bilgiye rastlanılmadığından çalışmamızın gerek edebiyat tarihine kazandırılmasına ve gerekse yazar ve eserle ilgili yapılacak sonraki çalışmalara kaynaklık etmesi hedeflenmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALESİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |
ULAKBİM-DERGİPARK Bünyesinde Faaliyet Gösteren HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)
Türk Dili ve Edebiyatı Alanında Yayımlanan Uluslararası Hakemli Bir Dergidir.