Amaç: Bu çalışma, çeşitli nedenlerle güncel literatür ile hastane öncesi acil sağlık hizmetleri (HÖASH) protokolleri arasında oluşan uyumsuzluklara paramediklerin tepkisini değerlendirmek amacıyla yapılmıştır.
Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı tipte planlanan araştırmanın verileri Şubat-Nisan 2022 tarihleri arasında toplanmıştır. Çalışmaya Türkiye HÖASH’de görev yapan 600 paramedik katılmıştır. Veriler, katılımcılara uygulanan 18 soruluk anket ile on-line olarak toplanmıştır. Bağımsız değişkenler ile bağımlı değişkenler arasındaki ilişkiyi belirlemek için frekans dağılımı ve Ki-kare Testinden yararlanılmış, sonuçlar %95 güven aralığında değerlendirilmiş, P<0,05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir.
Bulgular: Katılımcıların %88’i ileri yaşam desteği uygulamalarında Atropin uygulamadıklarını, %57,3’ü 20 dakikadan uzun süren Kardiyopulmoner Resüsitasyon (KPR) uygulamalarında Sodyum Bikarbonat uygulamadıklarını belirtmiştir. Katılımcıların %35,5’i Türkiye HÖASH protokolünde önerildiği gibi kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) tanılı oksijen ihtiyacı olan hastanın tedavisine nazal kanül ile başladığını belirtmiştir. Katılımcıların %74,2’si Türkiye HÖASH protokolünde yer alan ancak güncelliğini kaybetmiş olan KPR sırasında endotrakeal tüp yolundan ilaç uygulamasını yaptıklarını belirtmiştir.
Sonuç: Güncel literatürle uyumlu olmayan HÖASH protokolleri, HÖASH çalışanlarının yapacağı uygulamalarda ikilemler oluşturmakta ve özellikle ileri yaşam desteği uygulamaları gibi hayati risk taşıyan birçok durumda hastalara uygun ve standardize acil tıbbi bakım hizmetinin sunumunu zorlaştırmaktadır. Türkiye HÖASH protokolleri güncel bilimsel bilgiler ışığında güncellenmelidir.
Objective: This study was conducted to evaluate the response of paramedics to the incompatibilities between the current literature and prehospital emergency health services (PHEMS) protocols for various reasons.
Materials and Methods: The data of the descriptive type of the planned study were collected between February and April 2022. 600 paramedics working in Turkey PHEMS participated in the study. The data were collected on-line with an 18-question questionnaire applied to the participants. Frequency distribution and Chi-square Test were used to determine the relationship between independent variables and dependent variables, the results were evaluated at 95% confidence interval, and P<0,05 was considered statistically significant.
Results: 88% of the participants stated that they did not apply Atropine in advanced life support applications, and 57,3% stated that they did not apply Sodium Bicarbonate in cardio pulmonary resuscitation (CPR) applications lasting more than 20 minutes. 35,5% of the participants stated that the treatment of the patient with oxygen need diagnosed as chronic obstructive pulmonary disease started with nasal cannula as recommended in the Turkey PHEMS protocol. 74,2% of the participants stated that they administered drugs through the endotracheal tube during CPR, which is included in the Turkey PHEMS protocol but is out of date.
Conclusion: PHEMS protocols, which are not compatible with the current literature, create dilemmas in the practices of PHEMS employees and make it difficult to provide appropriate and standardized emergency medical care to patients in many life-threatening situations, especially advanced life support applications. Turkey PHEMS protocols should be updated in the light of current scientific information.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Emergency Medicine, Primary Health Care |
Journal Section | Araştırma Makaleleri |
Authors | |
Publication Date | May 4, 2023 |
Submission Date | April 4, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 8 Issue: 1 |