The geography where the Ottoman Empire, which assumed the mission of being the only representative of the Turkish-Islamic identity in the near term, was founded and strengthened, was partially the Balkans. The Turkish-Islamic culture that he established in this region during his dominance naturally took very deep roots. The population settled in this region with the settlement policy it followed made the region prosperous socially and economically during the periods when the state was strong. However, just as the region played an important role in the establishment of the Ottoman State, it was also important as the region where the first sparks emerged in the process of the collapse of the state. The existence of the Ottoman Empire came to an end in the nineteenth century, with the impact of important developments such as the First World War, which took place on a global scale. After the collapse of the state, the Turkish-Islamic population remaining in these regions, especially in Western Thrace, was significantly affected by these developments. Due to the nation-state policies followed by the modern Balkan states that achieved their independence, their existence was not accepted and they were marginalized. The Republic of Turkey, from the very first moment of its establishment, has endeavored for the Turks of Western Thrace to live a prosperous life. "Minority Rights" were obtained for the Turks of Western Thrace with the struggle he gave at the Lausanne Conference. “Western Thrace Immigrants Aid Association” was established for the Western Thrace Turks, who were constantly on the agenda after the establishment process. In this study, we will examine the activities of the Western Thrace Turks and the activities of the association, which was established to express their problems and find solutions in the historical process.
Türk-İslam kimliğinin yakın dönem yegâne temsilcisi olma misyonunu üstlenen Osmanlı Devleti’nin kurulduğu ve güçlendiği coğrafya, kısmen Balkanlar olmuştur. Bu bölgede hakimiyetini devam ettirdiği sürede yerleştirmiş olduğu Türk-İslâm kültürü doğal olarak çok derin kökler salmıştır. İzlemiş olduğu iskân siyaseti ile bu bölgeye yerleştirilen nüfus, devletin güçlü olduğu dönemlerde bölgeyi sosyal ve ekonomik olarak mamur bir hale getirmiştir. Ancak bu, bölge Osmanlı Devleti’nin kuruluşunda ne denli önemli bir rol üstlenmiş ise devletin yıkılması sürecinde de ilk kıvılcımların çıktığı bölge olarak önemli olmuştur. Küresel ölçekte yaşanan Birinci Dünya Savaşı gibi önemli gelişmelerinde etkisiyle on dokuzuncu yüzyılda Osmanlı Devleti’nin varlığı son bulmuştur. Devletin yıkılmasından sonra Batı Trakya başta olmak üzere bu bölgelerde kalan Türk-İslam nüfusu, bu gelişmelerden önemli ölçüde etkilenmiştir. Bağımsızlığını elde eden modern Balkan devletleri tarafından izlenilen ulus devlet politikaları nedeni ile varlıkları kabul görmemiş ve ötekileştirilmişlerdir. Türkiye Cumhuriyeti, kurulduğu ilk andan itibaren Batı Trakya Türklerinin müreffeh bir hayat yaşamaları için uğraşmıştır. Lozan Konferansı’nda verdiği mücadele ile Batı Trakya Türkleri için “Azınlık Hakları” elde edilmiştir. Kuruluş sürecinden sonra sürekli gündemde olan Batı Trakya Türkleri için “Batı Trakya Göçmenleri Yardımlaşma Derneği” kurulmuştur. Bu çalışmamızda, tarihsel süreçte Batı Trakya Türkleri ve onların sorunlarını dile getirip çözüm bulmak için kurulmuş olan derneğin faaliyetleri incelenecektir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Orjinal Makale |
Authors | |
Publication Date | September 30, 2022 |
Submission Date | May 15, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 |