Son yıllarda dünya genelinde bireylerin yaşam süresinin uzaması, sağlık alanındaki gelişmeler, refah düzeyinin ve yaşam kalitesinin artması gibi faktörler nedeniyle hayatın ikinci bölümünü daha iyi değerlendirmek amacıyla boşanmalar da yeni bir forma kavuşmuş ve ileri yaşlara taşınmıştır. 50 yaşın üzerinde gerçekleşen boşanmalar “gri boşanma” olarak adlandırılmıştır. Gri boşanma konusunda öne çıkan Amerika Birleşik Devletleri’nde II. Dünya Savaşı’ndan sonra nüfus patlaması olarak nitelendirilen “baby boomers” kuşağının yaşlanması, boşanma sayısının artışında etkili olan faktörler arasındadır. Literatürde daha çok Amerikan akademi dünyasının çalışmaları yer almakta, Susan Brown, Fen Lin ve arkadaşlarının yaptıkları çalışmalar ön plana çıkmaktadır. Bu çalışmada gri boşanma olgusunun kavramsal analizi yapılarak nedenleri ve sonuçlarını değerlendirmek amaçlanmıştır. Yapılan araştırma, bu konuda yapılan diğer çalışmalara dayalı bir literatür taramasını içermektedir. Bununla birlikte Türkiye İstatistik Kurumu, Eurostat ve Dünya Bankasına ait bazı veriler analiz edilmiştir. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre erkekler daha fazla gri boşanmayı tercih etmekte, kadınların oranı da artış göstermektedir. Bununla birlikte ikinci evliliklerin ve boş yuva sendromunun gri boşanma açısından ciddi bir risk oluşturduğu, sağlık sorunlarının gri boşanmaya yol açabileceği sonuçlarına ulaşılmıştır. Gri boşanma sonrasında ekonomik refahın azaldığı, arkadaş ve çocuklarla ilişkilerin zarar gördüğü ve yalnızlık hissinin derinleştiği sonuçlarına ulaşılmıştır. Buna rağmen boşanan bazı bireyler daha mutlu bir yaşam sürmektedir.
Yazar(lar), çalışmanın hazırlanma sürecinde etik ilkelere uyduklarını beyan etmiştir.
In recent years, factors such as increased life expectancy worldwide, advances in healthcare, and improvements in welfare and quality of life have led to divorce taking on a new form and shifting to later ages, as people seek to better enjoy the second half of their lives. Divorces occurring after the age of 50 are referred to as “gray divorces.” In the United States, which stands out in terms of gray divorce, the aging of the “baby boomers” generation, described as a population explosion after World War II, is among the factors contributing to the increase in the number of divorces. The literature mainly consists of studies from the American academic world, with the work of Susan Brown, Fen Lin, and their colleagues standing out. This study aims to conceptually analyze the phenomenon of gray divorce and evaluate its causes and consequences. The research includes a literature review based on other studies on this topic. In addition, data from the Turkish Statistical Institute, Eurostat, and the World Bank were analyzed. According to the results of the study, men prefer gray divorce more, and the rate among women is also increasing. Furthermore, it was concluded that second marriages and the empty nest syndrome pose a serious risk in terms of gray divorce, and that health problems can lead to gray divorce. It was also concluded that economic well-being decreases after gray divorce, relationships with friends and children suffer, and feelings of loneliness deepen. Nevertheless, some divorced individuals lead happier lives.
The author(s) declared that they complied with ethical principles during the preparation of the study.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Family Sociology |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | September 30, 2025 |
Submission Date | July 8, 2025 |
Acceptance Date | September 18, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Issue: Aile Özel Sayısı |
Içtimaiyat is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).
Instagram: @tvictimaiyat X: @IctimaiyatD