Bu makalenin konusu Kur'an'da sadece üç âyette geçen رَُ ْ א َ ُ ِ ِ
ْ َ
ي ِ ِ ْ َ ifadesinin çeviri problemidir.
Problem, üç âyette cennetliklerin altından aktığı bildirilen nehirlerin, Kur'an'da çok yaygın
kullanılan رَُ ْ א َْ َ ِ
ْ َ
ي ِ ِ ْ َ ifadesi gibi değerlendirilmesi ve “cennetin altından akan nehirler” şeklinde
çevrilmesidir. Diğer bir ifadeyle nehirlerin üç âyette cennetliklere izafe edildiğinin dikkate alınmamasıdır.
ifadesi zarfı olarak “üst”ün karşıtı “alt” anlamındadır. Kur'an'da cennet, ağaç, toprak veya ayaklara
izafe edildiği âyetlerde “alt” anlamında kullanılmıştır. Ancak doğrudan insanın kendisine izafe
edildiği âyetlerde, tasarruf ve yetki altında olma anlamı daha isabetlidir. Hz. Nûh ve Hz. Lût’un karıları
ile ilgili “ دِ َ َ ِ ْ
ِ ِ ْ َ ْ َ َ
ْ َ َ َ َ ” ifadesinde kadınların bu iki peygamberin nikâhı altında olduğu
bildirilmektedir. Firavun’un söylediği “ ِ
ْ َ
ى ِ ِ ْ رُ َ َ ْ هِ א ! ِ " وَ َ ” ifadesinde ise Mısır ve nehirlerin Firavun’un
egemenliği altında olduğu bildirilmektedir. Aynı şekilde “ رَُ ْ א َ ُ ِ ِ
ْ َ
ي ِ ِ ْ َ ” cümlesinin de
cennet nehirlerinin cennetin, hatta cennetliklerin altından aktığı değil, cennet ehlinin tasarrufunda
aktığı şeklinde anlaşılması daha isabetli olacaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | January 18, 2016 |
Published in Issue | Year 2015 Volume: 6 Issue: 2 |