This study, based on the argument that the literary-aesthetic field is deeply intertwined with social, cultural, and political spheres, examines the societal, cultural, and economic transformations brought about by modernity, alongside the paradoxes these changes create, through a sociological and literary approaches. The rise of the Industrial Revolution and capitalism profoundly impacted not only production processes but also the social roles and identity perceptions of individuals. Drawing on the analyses of Marx, Durkheim, Simmel, and Weber, this study investigates how capitalism reduces individuals to functional entities, alienates them, desensitizes them, and weakens social bonds, rendering them anonymous. The article further explores how the promise of freedom offered by capitalist modernity paradoxically transforms into structures that limit individual autonomy. The paradoxical effects of modern capitalism on both individuals and society are also widely reflected in literary works. Nineteenth and twentieth-century literature extensively addresses the themes of loneliness, alienation, and identity crises brought about by capitalist modernity. In this context, the study explores how authors such as Dickens, Flaubert, Kafka, Camus, Orwell, and Beckett engage with the paradoxes of capitalist modernity in their works. By integrating social, economic, cultural, political, and literary analyses, this article offers a comprehensive perspective on the effects of modern capitalism on human beings, their imagination, and society as a whole.
Edebi-estetik alanın sosyal, kültürel ve siyasal alanlarla iç içe geçtiği savından hareket eden bu çalışma modernitenin toplumsal, kültürel ve ekonomik dönüşümlerini ve beraberinde getirdiği paradoksları sosyolojik ve edebi bir perspektiften ele almaktadır. Sanayi Devrimi ve kapitalizmin yükselişi, yalnızca üretim süreçlerini değil, aynı zamanda bireylerin toplumsal rollerini ve kimlik algılarını da derinden etkilemiştir. Çalışmada bu etkiler kapitalizmin bireyleri işlevsel varlıklara indirgeyerek yabancılaştırdığı, duyarsızlaştırdığı, toplumsal bağlarını zayıflatarak onları anonimleştirdiğini ileri süren Marx, Durkheim, Simmel ve Weber’in analizlerinden yola çıkılarak incelenmektedir. Kapitalist modernitenin özgürlük vaadinin bireyi sınırlandıran toplumsal yapılara dönüştüğü bu makalede ayrıntılarıyla incelenmektedir. Modern kapitalizmin birey ve toplum üzerindeki bu paradoksal etkileri, edebi eserlerde de geniş bir şekilde yansımasını bulmaktadır. 19. ve 20. yüzyıl edebiyatı, sanayileşmenin yarattığı yalnızlık, yabancılaşma ve kimlik krizlerini işleyerek bu etkileri ortaya koyar. Bu çalışma bu çerçevede Dickens, Flaubert, Kafka, Camus, Orwell ve Beckett gibi yazarların kapitalist modernitenin paradokslarını eserlerinde nasıl işlediklerini ortaya koymaktadır. Bu perspektif içerisinde bu makale, toplumsal, ekonomik, kültürel, siyasal anali ve edebi analizleri bir araya getirerek, bütünlüklü bir bakış açısı içerisinde modern kapitalizmin insan ve onun imgelemi ile toplum üzerindeki etkilerini analiz etmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Economic Thought, Political Theory and Political Philosophy, Literature Sociology, Industrial Sociology |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Early Pub Date | October 12, 2024 |
Publication Date | October 15, 2024 |
Submission Date | August 21, 2024 |
Acceptance Date | October 10, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Issue: 37 |