Eğitim, kuşakların toplum yaşamında yer almasını sağlayan, bu amaçla gerekli bilgi, birikim
ve tecrübenin aktarılmasını içeren bir bilgilenme sürecidir. Eğitim yaşamın her döneminde
gerekli sosyal beceri kazandırma işidir. İnsanoğlu eğitimle birlikte yaşamını idame ettirmeyi
öğrenir ve toplumsal hayatta yerini alır. Eğitim yoksulluğu ise başta bireyi hem özel
yaşamında hem de toplum yaşamında engelleyici bir durum olmakla birlikte, toplumu ise
daha derinden etkilemekte, toplumsal geri kalmışlığa sebebiyet vermektedir. Ayrıca, en temel
ihtiyaçlardan biri olan eğitimin karşılanamaması, karşılanması sürecindeki eksiklikler ile
birlikte yeterli kalitede sağlanamaması durumu eğitim yoksulluğunu ifade eden hem
ekonomik hem de sosyal yönü olan bir kavramdır. Eğitim yoksulluğu yalnızca gelişmemiş ve
yoksul ülkelerin bir problemi değil, aynı zamanda gelişmekte olan ve gelişmiş ülkelerde de
görülen önemli bir sistem sorunudur. Bu bağlamda Türk eğitim sistemi de mevcut
yapılanmasında birçok sorun taşımaktadır. Bu sorunlar tek bir nedene bağlı olmayıp eğitim
sisteminin kuruluşuyla birlikte ortaya çıkmış, mevcut sistemin yürütülmesinde meydana
gelen ve sistemin verimliliğini düşüren sorunlardır. Bu çalışmada 11 Mart 2020 tarihi
itibariyle tüm dünyada pandemi ilan edilen Covid-19’un eğitime etkileri göz önüne alınmıştır.
Çalışma kapsamı eğitim yoksulluğu ile sınırlandırılmış olup, Covid-19 sürecinde
değişen/dönüşen Türk eğitim sisteminin yaşadığı yoksulluk, neden-sonuç ilişkisi içerisinde,
aynı zamanda Türk eğitim sisteminin yapısal sorunları da gözetilerek değerlendirilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Ekonometrik ve İstatistiksel Yöntemler |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 4 Ekim 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 17 Ekim 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 1 Sayı: 2 |