Medya ve siyaset ilişkisinin pratikte en çok gündeme gelen yönü medyanın hükümet yanlısı yayınlarıdır. Medyanın hükümet yanlısı yayın yapması, yeni bir durum olmayıp medya-iktidar ilişkilerinin genel özellikleriyle ilgili olmasına karşın savunuculuğun niteliklerini dönemin kendine özgü koşulları ve dinamikleri belirlemektedir. Her dönemin siyasal özelliklerine bağlı olarak basın-iktidar ilişkileri biçim almış ve medyanın iktidar yanlısı yayın yapması özünde değişmese de dönemsel özelliklerin farklılığı nedeniyle her dönem farklı isimlerle anılan ilişki biçimleri olarak ortaya çıkmıştır.
Bu çalışmada, son dönemlerde medya alanının en önemli tartışma konularından birini oluşturan savunucu gazetecilik pratikleri medya-siyaset ilişkileri açısından incelenecektir. Niteliksel bir karakter taşıyan bu çalışmada betimleyici bir yöntem kullanılmıştır. İlk olarak liberal ve eleştirel kuramlarda medyanın taraf olma açısından nasıl kavramsallaştırıldığı ve iktidar yapıları içinde nasıl konumlandırıldığı incelenmiştir. Daha sonra medyadaki savunuculuk, nedenleri açısından ele alınarak ekonomik çıkardan kaynaklanan savunuculuk, ideolojik savunuculuk, sansürden kaynaklanan savunuculuk ve sahiplikten kaynaklanan savunuculuk olarak kategorilere ayrılmıştır. Ardından farklı savunuculuk türlerinin Türk basınında hangi denetim mekanizmaları aracılığıyla işlediği betimlenmiştir. Böylelikle medya-iktidar ilişkilerinin dönemsel özellikler içinde belirlenmesi hedeflenmiştir. Çalışma, bu bakımdan, hem medya-iktidar ilişkilerinin tarihsel boyutunu anlamak hem de Türk medyasının son dönemlerinde yaşanan değişim ve dönüşümleri kavrayabilmek açısından önem taşımaktadır.
The most discussed aspect of relationship between media and politics is the partisan coverage of media. Though partisan coverage of media that related to main specifics of the relationship between media and power is not a new situation, caracteristics of advocacy have been determined by conditions and dynamics of each period. The relationship between the press and the power is mainly shaped by the features and trends of each period and the advocacy journalism of the media appeared as relation types which are named differently in each period because of the differences between these periods even though pro-political power coverage of the media have essentially not changed.
In this study, the practices of advocacy journalism that is one of the most important discussion topics in the field of media is examined in regard to the relationship between media and politics. A descriptive method that has a qualitative caracteristic is used in the study. Firstly, it is studied how media conceptualised in regard to biased coverage and how it positioned in power structures in both liberal and critical theories. Then, the advocacy in media is examinated in regard to its reason and, is divided into four categories which consist of economic interest, censorship, ideology and ownership. Finally, in Turkish press, by which control mechanisms different types of partisanship operate is described. By doing this, the study aimed to determine the relationship between media and power within periodical aspects. This study is important in regard to both that to understand historical dimension of the relationship between media and power and to comprehend the changes and transformations in Turkish media in the last decade.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communication and Media Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2014 |
Submission Date | September 25, 2014 |
Published in Issue | Year 2014 Issue: 39 |