One of the main issues that metaphysics deals with as a kind of explanation attempt is undoubtedly the problem of existence. This problem is, on the one hand, the study of determining the basic principles behind existence within the framework of the ancient philosophy and on the other hand, the attempt to understand the diversity and change we encounter in the realm of existence. Classical period Muslim philosophers also approached this search for meaning in a principled sense and put forward some original ideas. Jābir, one of the thinkers we encountered at the beginning of the formation of the Islamic philosophical tradition, touched on the problem of “existence” in his views on metaphysics. He dealt with the problem of “archaea”, in keeping with the ideas of the ancient philosophical tradition, and included the problem of existence within the tradition of Islamic philosophy by using Aristotelian concepts such as substance, prime matter, potential-actual. In addition to this, Jābir emphasized the idea of being based on "creation" by adding different meanings to neo-Platonic influences such as the soul, mind, and first reason. With these ideas, he made important contributions to the Islamic philosophical tradition after him. In this context, it is aimed to reveal Jâbir's views on the problem of "existence" in our research.
Varlığı bir tür izah girişimi olarak metafiziğin ilgilendiği temel konulardan birisi de hiç şüphesiz varoluş problemidir. Bu problem bir yönüyle İlk Çağ felsefesi çerçevesinde varlığın arkasında bulunan temel ilkeleri tespit çalışması, diğer yönüyle de varlık âleminde karşılaştığımız çeşitliliği ve değişimi anlama girişimidir. Bu anlam arayışına klasik dönem Müslüman felsefecileri de ilkesel anlamda yaklaşmış ve birtakım özgün fikirler ortaya koymuştur. İslam felsefe geleneğinin oluşumunun hemen başında karşılaştığımız düşünürlerden biri olan Câbir, metafiziğe dair görüşlerinde “oluş” problemine değinmiştir. O, İlkçağ felsefe geleneğinin düşüncelerine uyarak “arke” sorunu ile ilgilenmiş; cevher, heyûla, kuvve, fiil gibi Aristotelesçi kavramları kullanarak varoluş problemini İslam felsefesi geleneği içerisine dâhil etmiştir. Câbir, bunun yanı sıra nefs, akıl, ilk sebep gibi Yeni-Platoncu etkilere de farklı anlamlar ilave ederek “yaratma” temelli bir oluş fikri üzerinde durmuştur. Bu fikirleriyle de kendisinden sonraki İslam felsefe geleneğine önemli katkılarda bulunmuştur. Bu bağlamda çalışmamızda Câbir'in “oluş” problemine dair görüşlerinin ortaya konması amaçlanmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 |