The number of exegetical works that have survived from
the formative period of tafsīr is extremely few, and, therefore, our assessment
of the formative period has been informed by the works that are composed by the
beginning of the tenth century and remained extant today. The foremost among
these extant works is the tafsīr of al-Ṭabarī, which has been viewed as the father of tafsīrs
and in light of which the formative period of tafsīr has been presented within
the most widely circulating modern histories of tafsīr. However, some new
tafsīr works that have lately been discovered and published revealed that al-Ṭabarī actually conveyed
the heritage of the formative period according certain criteria of his. Thus,
we began questioning the historical picture presented to us in our modern
tafsīr histories. With this review article, we strive to bring to attention the
necessity of questioning the information presented to us in our sources.
Tefsir tarihinin
ilk oluşum yüzyıllarından günümüze ulaşan eser sayısı kısıtlı olduğu için bu
yüzyıllar hakkındaki gözlemlerimizi 10. yy’dan itibaren kaleme alınan ve
günümüze ulaşan eserler ışığında değerlendirmekteyiz. Bu eserlerin en başında
Taberi tefsiri gelmektedir ve modern zamanımızda geniş tedavül gören tefsir
tarih kaynakları tarafından bu tefsir tefsirlerin atası olarak görülmekte ve
gene öncesindeki üc yüzyıllık oluşum süreci Taberi’nin yansıttığı şekilde
telakki edilmektedir. Fakat yeni çıkan ve geç de olsa basılan bir takım Taberi
öncesi ve sonrası tefsirler Taberi’nin ilk üç yüzyıllık mirası olduğu gibi
değil kendine göre bir takım kriterlere göre seçerek aktardığını ortaya
koymaktadır. Durum böyle olunca biz de hem tefsir tarihi hem de tefsir
tarihçiliğini sorgulmaya başlamalı, sahip olduğumuz bilgileri aldığımız
kaynakları tenkitçi bir süzgeçten geçirmeliyiz. Koç’un telifi olan esere
yönelik ortaya koyduğumuz bu eleştirel yazının temelinde işte hem bu tefsir
tarihi hem de tefsir tarihçiliği hakkındaki tasavvurumuz sorgulanmaktadır.
Hedefimiz, potansiyel araştırmacıları kullandıkları kaynakları da tenkitçi bir
kritere tabi tutmaları gerektiğini ortaya koymaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Book Reviews |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2019 |
Submission Date | July 22, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 |