Undoubtedly, in the modern world, the doctrine of Constitutionalism has two fundamental functions: limiting political power and guaranteeing human rights. On the other hand, it is possible to say that limiting the power will ultimately have positive effects on human rights. The Charter of Medina is one of the most important documents in Islamic history. It is a document accepted to ensure unity, peace, and justice among people of different religions, cultures, and races living in the city after Prophet of Islam Muhammad migrated to Medina. The Constitution regulates the functioning of the state and the distribution of powers. The Charter of Medina contains rules regarding the administrative, judicial, and military functioning of the city-state. In the Charter of Medina, the basic rights of the members of the city-state such as life, property, religion, and conscience were requested to be respected. In addition, people from different religions and cultures were allowed
to live according to their own traditions. In the Charter of Medina, it is seen that the members of the city-state mutually transferred some of their rights to each other and to the Prophet. It is even claimed that the Charter of Medina is the first known written Constitution in history. In this study, the Constitutional nature of the Charter of Medina will be discussed in the context of Constitutional law.
Consensus Freedom of Belief Islamic Law The Charter of Medina The Doctrine of Constitutionalism
Modern dünyada Anayasalcılık düşüncesinin siyasi iktidarın sınırlandırılması ve insan haklarının güvence altına alınması şeklinde iki temel işlevinin bulunduğunda herhangi bir şüphe yoktur. Buna karşın iktidarın sınırlandırılmasının netice bakımından insan haklarına olumlu etkilerinin olacağını da söylemek mümkündür. Medine Vesikası, İslam tarihinin en önemli belgelerinden biri olma özelliğine sahiptir. İslam dininin peygamberi Hz. Muhammed’in Medine’ye hicret ettikten sonra, şehirde yaşayan farklı din, kültür ve ırktan insanlar arasında birlik, barış ve adaletin sağlanması için kabul edilen bir vesikadır. Anayasa, devletin işleyişini ve yetki dağılımını düzenlemektedir. Medine Vesikası’nda, şehir devletinin idari, yargısal ve askeri işleyişine dair kurallar yer almaktadır. Medine Vesikası’nda, şehir devletinin üyelerinin can, mal, din, vicdan gibi temel haklarına saygı gösterilmesi istenmiştir. Ayrıca farklı din ve kültürlere mensup insanların kendi geleneklerine göre yaşamalarına izin verilmiştir. Medine Vesikası’nda da şehir devletinin üyelerinin birbirleriyle ve Peygamber ile karşılıklı olarak bazı haklarını devrettikleri görülmektedir. Medine Vesikası’nın tarihte bilinen ilk yazılı Anayasa olduğu dahi ileri sürülmektedir. Bu çalışmada Anayasa hukuku bağlamında Medine Vesikası’nın Anayasal niteliği ele alınacaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Islamic Law |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2023 |
Submission Date | September 23, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: 60 |
Journal of Ilahiyat Researches is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.