TBMM Hükümeti ve Cumhuriyet’in başlangıç yıllarında (1920-1932), “açılış, idare, özgürlük, denetim ölçütleri ve sorumlulukları” içeren “sinemaya özgü” hukukî bir düzenleme yapılmamıştır. Toplumun eğlence, eğitim ve öğretimine yönelik fonksiyonu, yaygınlığının dönem itibariyle sınırlı olması, dönemin işgal ve savaş şartları, basın gibi kamuoyu oluşturacak ve yönlendirecek derecede sosyal ve siyasal etki göstermemesi sinemaya özgü ve onu bir bütün olarak düzenleyen hukukî bir metnin ortaya çıkmamasında etkili olmuş gözükmektedir. Dönemde yürürlükte olan 1907 Polis Nizamnâmesi, 1858 Osmanlı Ceza Kanunu, 1923 Sinema Tebligatı, 1926 Uluslararası Edep ve Ahlâka Aykırı Yayın Sözleşmesi, 1926 Türk Ceza Kanunu ve 1930 Hıfzıssıhha Kanunu sinemaya ilişkin hükümlere yer vermektedir. Yapılan bu hukukî düzenlemelerin dönemde etkili bir şekilde uygulanmadığı anlaşılmaktadır. Dönem hakkında bilgi veren kaynaklar ve tatbikat ışığında sinemanın ön denetimi niteliğinde merkezî veya sistematik bir sansürün 1932 yılına kadar uygulanmadığı belirtilebilir. Mevzuat ve uygulamaya yansıdığı kadarıyla gerçekleştirilen denetimde genel olarak; edep ve genel ahlâka uygunluk, millî ve dinî hislerin rencide edilmemesi, tanınmış din ve mezheplerin aşağılanmaması, dost devletlerin itibarına saygı gösterilmesi, ülkenin dış ülkelerdeki imajına zarar verilmemesi, toplumun âsayiş ve huzurunun sağlanması ve çocukların ve gençlerin korunması gibi çeşitli kriterler esas alınmıştır. Devletin özellikle 1926 sonrası sinemaya yüklediği fonksiyona bağlı olarak bu kriterlerin kısmen değiştiği görülmektedir.
Sinema Türk sinema tarihi Türk sinema hukuku TBMM hükümeti döneminde sinema Cumhuriyet’in başlangıç döneminde sinema.
In the TBMM Government and the Beginning of the Republic (1920-1932), a legal
regulation “specific to the cinema” containing “opening, administration, freedom,
supervision criteria and responsibilities” was not made. The function of the society
for entertainment, education and training, its limited prevalence as of the period,
the occupation and war conditions of the period, and the lack of social and political
influence such as the press to create and direct public opinion seem to have been effective
in preventing a legal text specific to cinema and organizing it as a whole. The
1907 Police Regulations, the 1858 Ottoman Penal Code, the 1923 Cinema Notice, the
1926 International Agreement on Publication Against Manners and Morals, the 1926
Turkish Penal Code and the 1930 Public Health Law, which were in effect at the time,
include provisions on cinema. It is understood that these legal regulations were not
implemented effectively in the period. In the light of the sources giving information
about the period and the practice, it can be stated that a central or systematic censorship,
which is the pre-control of the cinema, was not applied until 1932. As far as
it is reflected in the legislation and practice, in general, compliance with decency and
general morality, national and religious feelings not to be insulted, not to be humiliated
by recognized religions and sects, respecting the reputation of friendly states,
not harming the image of the country in foreign countries, ensuring the dignity and
peace of the society, various criteria such as the protection of children and young people
have been taken as basis. It is observed that these criteria have partially changed
depending on the function the state has attributed to the cinema after 1926.
Cinema Turkish cinema history Turkish cinema law Cinema during the TBMM government Cinema in the beginning period of the Republic.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Public Law |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 8 Issue: 1 |