Abstract
Plevral sıvı sitolojisi efüzyonlu hastaların tanısal değerlendirilmesinde esas yöntem olup malign tümör hücrelerininsaptanmasıen önemli amaçtır. Nöroendokrin tümörlerin sitolojik özellikleri iyi bilinmesine rağmen, plevral sıvıda tümör hücrelerinin küçük oluşu ve inflamatuarhücrelere benzerliği gözden kaçırılmalarınaneden olabilir. Gastrointestinal sistemde adenokarsinom ve nöroendokrin tümör birlikteliği histopatolojik olarak iyi tanımlanmasınarağmenmalignplevralsıvısitolojilerihakkındakibilgilersınırlıdır. Olgumuz 53 yaşında erkek hasta halsizlik, şişkinlik ve kilo kaybı şikayetiyle başvurdu. Endoskopik biyopsisine malign epitelyal tümör tanısı verilmesi üzerine subtotal gastrektomi yapıldı. Makroskopik olarak serozayı aşan yaklaşık 10 cm çapındaki tümöre histopatolojik incelemede adenoendokrinkarsinom tanısı verildi. Altı ay sonra sağ yan ağrısı şikayeti üzerine çekilen PA Akciger grafisinde plevral efüzyon görülerek torasentez yapıldı. Plevral sıvının sitolojik incelemesinde yaymalar hücreden fakir olup birkaç adet grup oluşturmuş küçük hiperkromatik nükleuslu hücrelere rastlanılması nedeniyle hücre bloğu yapıldı. Hücre bloğunda genellikle tek tek düşen ve küçük kümeler oluşturmuş dar sitoplazmalı, kaba kromatinli atipik hücreler görüldü. Yapılan immünositokimyasal incelemede kalretinin, trombomodilin, HBME-1, CK5/6, CEA, LCA negatif, kromogranin ve sinaptofizin pozitif bulundu. Bu bulgularla olgu malignite yönünden pozitif, nöroendokrin tümör metastazı şeklinde rapor edildi.