This article examines the possibilities and limitations of Roy Bhaskar’s critical realism on the problem of structure and agency. Bhaskar’s realist perspective on the problem starts from discussions in the philosophy of science and extends to social theory. In this regard, Bhaskar, building upon the layered reality concept in the philosophy of science, attempted to construct a naturalistic social theory, starting with the concept of ontological stratification and continuing with the theory of causal powers, reinforced by discussions of emergentism. Through this conceptual framework, he offered an explanation beyond the reductionist and synthesist approaches around the mentioned debate. On the other hand, the criticisms of Bhaskar’s naturalistic perspective, especially by contemporary representatives of the critical realist tradition through cognitive neuroscience, have shown the limitations of Bhaskar’s naturalistic view. The article discusses these criticisms and then lays out the grounds for both Bhaskar and his critics. Finally, the similarities between the seemingly conflicting approaches, the sources of these similarities, and the questions they fail to answer are addressed. In addition, it has been argued that the theoretical diversity on the structure-agency problem around these questions is merely an expansion within critical realism itself, and that a paradigmatic solution to the problem could not be produced. For a paradigmatic solution, it is argued that new theoretical considerations based on human nature and human singularity/subjective experience are essential.
Bu makalede Roy Bhaskar’ın yapı-fail meselesine ilişkin eleştirel gerçekçi düşüncesinin imkan ve kısıtlılıkları incelenecektir. Bhaskar’ın yapı-fail meselesine dair gerçekçi perspektifi, bilim felsefesi tartışmalarından başlayıp sosyal teoriye uzanmaktadır. Bu yönüyle bilim felsefesinde benimsediği katmanlı gerçeklik düşüncesine dayanan Bhaskar, ontolojik tabakalaşma fikri ile başlayıp nedensel güçler teorisiyle devam eden ve belirimcilik tartışmalarıyla pekiştirilen natüralist bir sosyal teori inşa etmeye çalışmıştır. Bu kavramsal dizge sayesinde ilgili tartışma etrafındaki indirgemeci ve sentezci yaklaşımların dışında bir açıklama sunmuştur. Buna mukabil, bilhassa eleştirel gerçekçi geleneğin çağdaş temsilcilerinin bilişsel sinir bilim dolayımıyla getirdikleri eleştiriler, Bhaskar’ın natüralist perspektifinin sınırlılıklarını göstermiştir. Makalede bilişsel sinir bilim aracılığıyla getirilen eleştiriler ele alındıktan sonra hem Bhaskar’ın hem de ona yöneltilen eleştirilerin dayanakları tartışılmıştır. Nihayetinde, bu çalışma ile görünüşte çatışma halindeki yaklaşımlar arasındaki benzerliklere, bu benzerliklerin kaynaklarına ve bu yaklaşımların cevaplayamadıkları sorulara işaret edilmiştir. Söz konusu sorulardan hareketle yapı-fail meselesine ilişkin teorik çeşitliliğin eleştirel gerçekçiliğin kendi içinde bir genişlemeden ibaret kaldığı, mesele için paradigma düzeyinde bir çözüm üretilemediği iddia edilmiştir. Paradigmatik bir çözüm için insan doğası ve insani tekilliği/öznel tecrübeyi temel alan yeni teorik yönelimlerin zarureti vurgulanmıştır.
Bu makale, yazarın "Psikolojide insanın failliği meselesi: Rom Harré düşüncesi çerçevesinde bir değerlendirme" başlıklı doktora tezinin bir bölümünün genişletilmesiyle üretilmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Political Theory and Political Philosophy |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | September 4, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 14 Issue: 3 |