This article examines the relationship between the concept of tawhid and space through the establishment of the cities of Kufa and Baghdad. In Islamic city studies influenced by Orientalism, the urban order has generally been examined through mosques, bazaars, baths, and neighborhoods, whereas cities have been mostly considered from utilitarian or regional perspectives. Additionally, the economic and political challenges faced by Muslim societies in recent centuries have not allowed for sufficient research on the impact of belief on space.
Considering the close interaction between what people build and their beliefs, architecture emerges as a natural expression of the values inherent in faith. The values possessed by the Islamic city aim to make divine unity visible. This article argues that the spatial understanding that reveals the divine unity of the Islamic city should be a fundamental topic in the urban and architectural understanding of Muslim society.
The original contribution of this study makes comprehensible, in a conceptual whole, the effect of tawhid as a spatial understanding on the formation of the Islamic city by demonstrating how this concept influenced the planning and architectural decisions of Islamic cities. This research establishes the conceptual relationship between the spatial understanding of the Islamic city and tawhid, offering new perspectives for Islamic city design through its own conceptual framework. This approach not only deepens our understanding of Islamic cities but also provides a robust framework for evaluating how religious concepts shape urban formation.
Bu makale, tevhit kavramının mekân ile ilişkisini Kûfe ve Bağdat şehirlerinin kuruluşu üzerinden incelemektedir. Oryantalizm etkisiyle İslam şehri üzerine yapılan çalışmalarda, şehrin düzeni genellikle cami, çarşı, hamam ve mahalle üzerinden ayrıştırılmış, şehirler çoğunlukla faydacı veya bölgesel açıdan ele alınmıştır. Ayrıca son yüzyıllarda müslüman toplumların karşılaştığı iktisadî ve siyasî sorunlar, inancın mekâna etkisinin yeterince araştırılmasına imkân vermemiştir.
İnsanların inşa ettikleri ile inançları arasındaki yakın etkileşim göz önüne alındığında aslında mimari, inanca ait değerlerin mekândaki doğal bir ifadesi olarak karşımıza çıkabilmektedir. İslam şehrinin sahip olduğu değerler, ilahî bir bütünlüğü görünür kılmayı amaçlamaktadır. Makale, İslam şehrinin ilahî bütünlüğünü ortaya koyan mekân anlayışının müslüman toplumun şehir ve mimari anlayışında temel bir konu olması gerektiğini savunmaktadır.
Çalışmanın özgün katkısı, tevhit kavramının mekân anlayışı olarak biçimlenmeye etkisini kavramsal bir bütünde anlaşılır kılma çabasıdır. Tevhit kavramının İslam şehrinin planlamasını ve mimari kararlarını nasıl etkilediğini ortaya koymaktadır.
Bu araştırma, İslam şehrinin mekân anlayışı ile tevhit kavramı arasındaki kavramsal ilişkiyi değerlendirmekte, İslam şehirlerinin tasarımı için yeni bakış açıları sunmaktadır. Bu yaklaşım, İslam şehirlerinin kavramsal bir model ile anlaşılmasına katkıda bulunurken, aynı zamanda İslam şehrinin biçimlenmesine etki eden kavramları değerlendirmek için bir çerçeve oluşturmaktadır.
Tevhid İslam şehri mekân Kûfe Bağdat şehir planlama İslam mimarisi
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Architectural |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | January 20, 2025 |
Submission Date | August 2, 2024 |
Acceptance Date | October 28, 2024 |
Published in Issue | Year 2025 Issue: 53 |