Yahudilerin Endülüs sosyal hayatındaki yeri, işlevi ve faaliyetlerine bakıldığında, kendi ifadeleriyle bu din mensuplarının “altın çağlarını” yaşadıkları görülecektir. Çağımızda bile zor yakalanan çok kültürlü ve etnisiteli bir ortamda barış ve güvenlik içerisinde birlikte yaşamanın en güzel pratiğini ortaya koyabilen Endülüs örneğinin çağımıza güzel bir biçimde tanıtılması gerekmektedir. Yahudiler burada Müslümanlar ve Hıristiyanlarla birlikte huzur ve güven içinde yaşayabilirken, Avrupa’da ise her türlü baskı ve şiddete maruz kaldılar. Dinsel baskılar bir yana sosyal hayatta gündelik basit yaşamlarını sürdürmede bile zorlanıp gettolarda yaşamaya mahkûm edildiler. Dünyamız bu pratiği gereğince inceleyip günümüze uygularsa birçok problemin ortadan kalkma ihtimali ortaya çıkacaktır. Yahudiler II. Sürgünden yüzyıllar sonra ilk defa Endülüs’te rahat ve özgürce yaşamanın keyfini sürerken kendi yapılarını da yeniden keşfetmenin olanağını yakaladılar
This article demonstrates that in Medieval Muslim Andalusia the Jewish community lived their “golden age” in terms of peace and security in a multicultural society. Perhaps, the case of Muslim Andalusia with regard to the Jewish community can provide a useful example in search of social peace in multicultural communities of modern times too. At the times, the Jews lived happily with the Muslims and the Christians in Andalusia, while they would face pressure and violence in Europe. Apart from the religious pressures, they would face difficulties in their daily lives and would have to live in ghettos. After decades from the second exile, it was the first time that the Jews had a chance to live in a free society and could re-establish themselves
Other ID | JA34MF37RB |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 1, 2009 |
Submission Date | December 1, 2009 |
Published in Issue | Year 2009 Issue: 14 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).