Türk Dil Kurumu, gelenekseli “Geleneğe dayanan, gelenekle ilgili olan, ananevi, tradisyonel” şeklinde tarif etmiştir. Bu tariften hareketle Geleneksel sanatlar denince bir geleneği olan, geleneğe bağlı sanat dalları anlaşılır. Ancak bir geleneğe dayanmanın ve bağlanmanın ölçüsünü ayarlamak biraz zordur. Çünkü geleneksel, durağan bir şey değil aynı zamanda yenilenen bir şeydir. Günümüzde geleneksel adı altında yapılan sanat çalışmalarının birçoğunun geleneksel olup olmadığı bir yana, gerçek manada sanat olup olmadığının da tartışılmasının zamanının geldiği bilinen fakat söylenmekten imtina edilen bir gerçektir. Osmanlı asırlarında Saray'da kurulan ehli-i hiref teşkilâtları sayesinde kadim sanatlarımız usta çırak ilişkisiyle öğretilip, ustabaşı tarafından kontrol ediliyordu. Bu sayede her devrin sanat üslûbu yurt çapında aynı veya benzer özellikleri taşıyabiliyordu. Mahallî sanatkârlar kendilerine has, özgün çalışmalar ortaya koysalar da ekseriyetle merkezî sanat üslûbuna öykünüyordu. Günümüzde merkezî denetimi sağlayacak bir üst teşkilât olmadığı için kadim sanatlarımızda bir çözülme yaşanmış, ortak bir dönem üslûbu geliştirmek yerine, ferdî çalışmalar veya bazı ustaların çevresinde öbeklenmiş grup çalışmaları geleneksel tepsisinde sunulmaktadır. Çoğu zaman bu guruplar veya fertler modern yaklaşımların etkisiyle, millî gelenekten tamamen uzaklaşarak, modern arayışlar içinde ananevî yolunu kaybetmiştir. Bu yazıda modern çağın cenderesine sıkışmış kadim Türk-İslam sanatlarının nereye gittiği sorgulanarak, modern arzu ve hevesler doğrultusunda geldiği son durumu ve sanatkârların geleneksele yaklaşımları ele alınacaktır.
The Turkish Language Association has described the traditional as "traditionally based". From this description, it is possible to understand that traditional arts linked to traditions. However, it is difficult to stick to a tradition, because traditional is not something static, but also something that is renewed. It is a well-known fact that it is time to discuss whether many of the art works made under the name traditional today, whether they are traditional or not, whether they are art or not. Traditional arts were taught and supervised by the foremen to apprentices thanks to the organization of the artists in the palace during the Ottoman centuries. In this respect, art style could have the same or similar characteristics throughout the country. Local artisans,too, often emulated central artistic style, even if they produced their own unique works. Today, there has been a disintegration in our traditional arts, as there is no higher organization to provide central control. Instead of developing a common style, individual works or group works around some masters are presented as traditional. Most of the time, these groups or individuals have lost their traditional way under the influence of modern approaches. In this article, the question of where the traditional arts stuck in the modern age clamp is going to be questioned, the current state of modern desire and enthusiasm and the traditional approaches of the artists will be discussed.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2022 |
Submission Date | March 17, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Issue: 39 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).