Bu makale on yedinci yüzyılın sonunda Eremya Çelebi tarafından Ermeni harfli Türkçe olarak yeniden yazılan Movses Khorenatsi’nin Ermeni Tarihi adlı eserini inceler. Çalışmanın amacı Eremya Çelebi’nin bu eserinin, yalnızca bir metin aktarımı değil, aynı zamanda Osmanlı ve Ermeni kültürleri arasında yaratıcı bir yeniden yazım olduğunu ortaya koymaktır. Eser sade bir Türkçe ile kaleme alınmış ve Ermeni tarihi on yedinci yüzyıl Osmanlı okuyucusuna hitap edecek şekilde uyarlamalar, basitleştirmeler, eklemeler ve çıkarmalarla yerelleştirilmiştir ve en nihayetinde Osmanlı üslubuna uygun, özgün bir metne dönüştürülmüştür. Osmanlı egemen kültür ve yapılanmaları eser boyunca görünmez bir egemenlik kurmuş; Ermeni kültürü Osmanlı kültürel kalıplarının izin verdiği sınırlar içinde Türkçeye aktarılmıştır. Eremya Osmanlı kültürel terminolojisini kullanarak, Khorenatsi’nin eserini Osmanlı okuyucuları için anlaşılır hale getirmiş ve her iki kültür arasında köprü işlevi görerek yaratıcı bir etkileşim oluşturmuştur. İçinde bulunduğu Akdeniz dünyasının çok kültürlü ve dilli dünyasında hem Ermeni ve hem de Osmanlı kimlik ve kültürünü sahiplenerek her iki kültür ve tarihi yeniden inşa etmiştir. Ben de bu makalede Eremya Çelebi’nin dilsel ve kültürel aracılık rolünü metin analiz yöntemini kullanarak inceledim. Sonuç olarak, Eremya Çelebi’nin eseri, Khorenatsi’nin eserini kaynak almasına rağmen, ondan önemli ölçüde farklılaşarak yazarın özgün bir çalışması haline gelmiştir.
This article focuses on Eremya Çelebi’s adaptation of History of Armenia by Movses Khorenatsi, which he rewrote in Armeno-Turkish at the end of the seventeenth century. The aim of the study is to demonstrate that Eremya Çelebi's version is a creative rewriting that bridges Ottoman and Armenian cultures. The work localizes Armenian history for a seventeenth-century Ottoman audience through simplifications, additions, and omissions, ultimately transforming it into an original text that aligns with Ottoman stylistic norms. Throughout the text, Ottoman hegemonic culture and structures assert an invisible dominance, as Armenian culture is rendered into Turkish within the boundaries permitted by Ottoman power. Eremya makes Khorenatsi’s work comprehensible for Ottoman readers, serving as a cultural bridge and fostering creative interaction between the two traditions. Positioned within the context of a multilingual and multicultural Mediterranean world, Eremya embraces both Armenian and Ottoman identities and cultures, reconstructing the histories of both. I analyze Eremya Çelebi’s cultural mediation role by examining how the text was adapted to the Ottoman context using textual analysis methods. In conclusion, while Eremya Çelebi’s work draws upon Khorenatsi’s text as its source, it diverges significantly from the original, emerging as a unique and original work by the author.
| Primary Language | Turkish |
|---|---|
| Subjects | Translation and Interpretation Studies |
| Journal Section | Research Article |
| Authors | |
| Publication Date | July 4, 2025 |
| Submission Date | January 26, 2025 |
| Acceptance Date | April 29, 2025 |
| Published in Issue | Year 2025 Issue: 22 |