Since the beginning of the educational activities in madrasahs, the teaching of linguistic sciences and religious sciences has been of great importance. This is because in order to learn religious sciences, it is necessary to understand Arabic. this regard, linguistic sciences, such as sarf (morphology), nahiv (syntax) and lugat (lexicography) have always been taught. Among them, syntax has been given significant importance. In particular, Al-Kâfiya, a work frequently taught in Ottoman madrasahs, has made the syntax topics more concise and simple. Among the translations of this work are the verse and prose ones. A verse translation of a scientific work can have many reasons both for the translator him/herself and for the target audience. However, the general trend on this subject is that verse works are easier to learn, easier to repeat, and they have a higher memorization potential. Thus, this study examines and transcribes Ibn al-Hâjib’s al-Kâfiya and his verse translation by Şâkir (one of the 18th century poets), and focuses on the reasons for translating this syntax work.
Medreselerin kuruluşundan itibaren dinî ilimlerin tahsili kadar dil ilimlerinin tahsiline de önem verilmiştir. Çünkü dinî ilimleri tahsil edebilmek için kaynak dil olan Arapçaya vakıf olmak gerekmektedir. Bu nedenle sarf, nahiv, lugat gibi dil ilimleri medreselerde daima okutulan ilimlerden olagelmiştir. Bunların arasında da özellikle nahiv ilmine -anlamlardaki asıl maksatları bildirdiği için- daha çok önem verilmiştir. Osmanlı medreselerinde sıklıkla okutulan bir nahiv eseri olan el-Kâfiye, nahve dair konuları daha öz ve yalın bir muhtasar haline getirmiştir. Osmanlı medreselerinde kimi zaman bizzat eserin kendisi üzerinden kimi zaman da hakkında yazılmış olan şerh ve tercümelerden talim ettirilen bu eserin tercümeleri arasında mensur ve manzum olanları bulunmaktadır. İlmî bir eseri manzum olarak tercüme etmenin hem mütercimin kendisine dönük hem de hedef kitleye yönelik pek çok gerekçesi olabilir. Ancak bu konudaki genel eğilim, manzum eserlerin daha kolay akılda kaldığı, daha kolay tekrar edildiği ve ezberlenme potansiyelinin daha yüksek olduğu yolundadır. Bu çalışmada İbnü’l-Hâcib ve el-Kâfiye isimli eseri ile bu esere 18. yüzyıl şairlerinden Şâkir’in yaptığı manzum tercüme tanıtılacak; nahiv ilmine dair bir eseri manzum olarak tercüme etmenin gerekçeleri ortaya konmaya çalışılacak ve tercüme metni çeviriyazı alfabesiyle verilecektir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2022 |
Submission Date | April 12, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 |