Good and bad are basic concepts that determine universal moral criteria. However, although it may be easy to learn the boundaries of good and bad for oneself, the perception of good and bad may still vary from person to person. According to Kant, good is based on good intentions in human actions, and a good intention requires choosing only what is known to be good. The condition of good faith is that the intention and the action are done because it is a duty. Duty is obedience to a law that is universally binding for all people. The law that Kant speaks of is the moral law. Such a moral code does not imply anything specific for how a person should behave. However, it should contain maxims (life principles) for all people. If the maxim of a person is of universal value and is an end in itself, it is moral, and it conforms to the moral law. The good and bad actions that occur in communication of intention and will are also subject of literature. In this study, the intentions and actions of İffet, the hero of Reşat Nuri Güntekin's Damga are investigated in relation to Kant's moral law, using concepts, such as goodwill, conscientious morality, and maxims, which are the basic elements of Kant's understanding of morality. Kant’s ethical laws, describing a universal duty for duty, and his approach to understand and to comprehend the events that occur to the character of İffet are important in the context of the commonality of the disciplines of literature and philosophy.
İyi ve kötü, evrensel ahlâk ölçütlerini belirleyen temel kavramlardandır. Ancak iyi ve kötünün sınırlarını belirlemek kolay olmadığı gibi kişiden kişiye, toplumdan topluma değişen bir iyi ve kötü algısından söz edilebilir. Kant’a göre iyi, insanın eylemlerinin arkasındaki iyi niyete dayanır ve iyi niyet, yalnızca aklın iyi olduğunu bildiği şeyi seçme yetisidir. İyi niyetin koşulu, niyetin ve eylemin ödev olduğu için yapılmasıdır. Ödev de tüm kişiler için evrensel olarak bağlayıcı olan bir yasaya itaat şeklinde kabul edilir. Kant’ın sözünü ettiği bu yasa, ahlâk yasasıdır. Ahlâk yasası, insanın nasıl davranması gerektiğini bildirmez. Bu nedenle yasa, tüm insanlar için geçerli olabilecek maksimler (ilke) içermelidir. Kişinin maksimi, evrensel değerde ve kendi başına bir amaç niteliğindeyse ahlâkîdir ve ahlâk yasasına uygundur. Niyet ve irade etkileşimi sonucunda ortaya çıkan iyi ve kötü eylemler, edebiyatın da konusudur. Çalışmada, Reşat Nuri Güntekin’in Damga romanı kahramanı İffet’in niyet ve eylemleri; Kant’ın ahlâk anlayışının temel unsurlarından olan iyi niyet, iyi irade, vicdanî ahlâk, maksim gibi kavramlar üzerinden Kant’ın ahlâk yasasına göre sorgulanır. Evrensel bir ödev ahlâkını savunan Kant’ın ahlâk yasasını, İffet karakteriyle somutlaştırılan olaylar üzerinden okuma ve anlama yaklaşımları edebiyat ve felsefe disiplinlerinin müşterekliği bağlamında önemlidir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2021 |
Submission Date | May 4, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 |