Asırlar boyunca Asya, Afrika ve Avrupa kıtalarında varlığını sürdürmüş olan Osmanlı Devleti bu kıtalardaki topraklarının bazılarını merkezden tayin etmiş olduğu memurlarla doğrudan idare etmiş, bazı topraklarında ise hâkimiyetini kendisine tâbi devletler aracılığıyla kurmuştur. Bu tâbiiyetlerin; sikkenin Osmanlı padişahı adına basılması, Osmanlı sancağının kullanılması, hutbenin Osmanlı padişahı namına okunması gibi çeşitli yollarla gösterildiği bilinmektedir. Yakub Han’ın Doğu Türkistan’da kurmuş olduğu Kaşgar Emirliği ise tâbiiyet şartlarını sağladığı halde birçok kaynakta göz ardı edilmektedir. 1866 yılında Yakub Han Doğu Türkistan’ı kendi idaresinde birleştirerek Kaşgar Emirliği’ni kurmuştur. Devletini kurduktan sonra iç ve dış politikalarını dengeli bir şekilde yürüten Yakub Han’ın en önemli girişimlerinden biri, Osmanlı Devleti’nin tâbiiyetine girmek olmuştur. Böylece ülke içinde ve uluslararası arenada meşruiyetini sağlamlaştırmış, aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu’ndan başta askerî olmak üzere birçok konuda yardım almıştır. Dönemin arşiv belgeleri, gazeteleri, askerî raporları incelendiğinde ve diğer tâbi devletlerle mukayese edildiğinde Kaşgar Emirliği’nin de Osmanlı İmparatorluğu’na tâbi devlet olarak kabul edilme mecburiyeti ortaya çıkmaktadır.
Journal Section | Research Articles |
---|---|
Authors | |
Publication Date | December 15, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Volume: 15 Issue: 30 |