Devlet, ortaya çıktığı günden beri insan hayatında merkezi bir rol oynayan siyasal bir örgütlenmedir. İslam âlimleri dahil olmak üzere her dine mensup düşünürlerin devlet ve yönetim konusundaki görüşleri farklılık arz etmektedir. Birçok İslam düşünürü tarafından İslam’ın siyasal ilkeleri (Şura, vb.) ve bu ilkelerin evrenselliği konusunda çok sayıda eser kaleme alınmıştır. Her düşünür veya âlimin kendi yaşadığı dönemin koşullarından yola çıkarak yeni bir otorite/iktidar belirleme yöntemi (seçim, şura, tayin, vb.) ve iktidarın sınırı, denetimi ve kaynağı konusunda farklı yorum ve teori geliştirdiği söylenebilir. Âlimlerin 19. ve 20. yüzyılda, İslam’ın siyasi ve ahlaki kurallarına dayalı bir İslam Devleti’nin kurulması için cemaat, teşkilat, dernek ve parti şeklinde örgütlendiği görülmüştür. Ancak iktidarın kaynağının ruhani mi yoksa cismani mi olduğu konusunda fikir ayrılığı yaşanmıştır. Akabinde ise, birçok farklı yorum ve fraksiyonlar ortaya çıkmıştır. Bugün bile bu farklılıklardan bazıları aynı, bazıları ise farklı isimlerle varlığını devam ettirmektedir. Ancak temeldeki bu tartışma hala canlılığını sürdürmektedir. Bu çalışmada İslam devletinin nasıl olması gerektiği, şeklinin ne olduğu, ilkelerinin neler olduğu, Halifenin (devlet başkanının) nasıl seçileceği ve meşruiyetinin kaynağının ne olduğu soruları, İslam âlimlerinin görüşleri ekseninde üç kuşak halinde incelenmiştir.
The state is a political organization that has played a central role in human life since its inception.
The views of thinkers of all religions, including Islamic scholars, on the state and administration
differ. Numerous treatises have been written on the political principles of Islam (Shura, etc.) and the universality of these principles by many Islamic scholars. It can be said that every thinker or scholar
has developed a different interpretation and theory about a new method of determining authority/power
(election, council, appointment, etc.) and the limit, control and source of power based on the conditions
of the period in which he lived. It has been observed that scholars have been organized as a community,
organization, association and party party in the 19th and 20th centuries for the establishment of an
Islamic State based on the political and moral rules of Islam. However, there has been disagreement as
to whether the source of power is spiritual or corporeal. Consequently, many different interpretations
and fractions emerged. Even today, some of these differences continue to exist under the same names and
some with different names. However, this fundamental debate is still alive. In this study, the questions of
how the Islamic state should be, what its shape is, what its principles are, how the Caliph (head of state)
will be elected and what is the source of its legitimacy are examined in three generations in the axis of
the views of Islamic scholars.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Derleme Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 29 Ekim 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 2 Sayı: 2 |