The ideas of Ibn-Khaldun have attracted great attention in different parts of the world. There have been many studies on this subject during and after the Soviet period. During the Soviet period, scholars like Barthold, Kirabayev, Ignatenko, and Smirnov not only explored Ibn Khaldun’s scientific thoughts on philosophy, history and sociology, but also his views on state and society. In these studies, due to some ideological approaches, the emphasis was placed more on the humanistic dimension of Ibn Khaldun and his views were dealt within the context of the phenomenon of class. In this period, Ibn Khaldun’s work also attracted the attention of historians and orientalists, and historians considered Ibn Khaldun’s Kitab al-Ibar as one of the main sources for studying the history of North African societies. Studies which approached Ibn Khaldun from a Marxist perspective treat mainly his views on economics and history. Besides, considering that Muqaddimah has not yet been translated to Russian, it can be said that Russian studies on Ibn Khaldun is not adequate. After the USSR period, there is a growing interest in Ibn Khaldun’s scientific tradition and both Russia and the newly independent Turkic Republics produced numerous works in relation to the subject and his views were analyzed in various dissertations. Especially Ibn Khaldun’s theory of “asabiyyah” has often been used to explain the newly emerging situations in the context of the independence of these countries.
İbn Haldun’un düşünceleri dünyanın farklı bölgelerinde yoğun ilgi görmüştür. Eski SSCB ve sonrası dönemde bu konu hakkında çok sayıda çalışma yapılmıştır. Sovyet döneminde Batsiyeva, Barthold, Kirabayev, İgnatenko ve Smirnov gibi bilim adamları tarafından İbn Haldun’un düşünceleri felsefe, tarih ve sosyoloji bilimi boyutlarıyla ele alınmış, onun devlet ve topluma ilişkin görüşleri irdelenmiştir. Bu çalışmalarda, birtakım ideolojik yaklaşımlar dolayısıyla, daha ziyade İbn Haldun’un düşüncelerinin hümanist yönü üzerinde durulmuş ve İbn Haldun’un görüşleri sınıf olgusu bağlamında ele alınmıştır. Bu dönemde İbn Haldun’un çalışmaları aynı zamanda tarihçilerin ve şarkiyatçıların ilgisini çekmiş ve tarihçiler özellikle Kuzey Afrika toplumlarının tarihini araştırmak için İbn Haldun’un Kitab el-İber adlı eserini ana kaynaklardan biri olarak kabul etmişlerdir. İbn Haldun’a Marksist bakış açısıyla yaklaşan çalışmalar, onun en fazla iktisat ve tarih ile ilgili görüşlerini ele almıştır. Bununla birlikte, Mukaddime’nin Rusçaya henüz tam olarak çevrilmediği dikkate alınacak olursa, İbn Haldun’la ilgili Rus literatüründe söz konusu olan çalışmaların bir bakıma yetersiz kaldığı söylenebilir. SSCB dönemi sonrasında da İbn Haldun’un ilim geleneğine olan yoğun ilgi devam etmiş, hem Rusya hem de bağımsızlıklarını kazanan yeni Türk Cumhuriyetleri’nde konuya ilişkin çok sayıda eserler verilmiş ve ayrıca düşünürün görüşlerini pek çok yönden ele alan doktora tezleri yapılmıştır. Özellikle İbn Haldun’un “asabiyet” kuramı bu ülkelerin bağımsızlığı bağlamında ortaya çıkan yeni durumları açıklamak üzere sıkça başvurulan bir görüş haline gelmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Sociology |
Journal Section | Review Articles |
Authors | |
Publication Date | July 3, 2019 |
Submission Date | May 23, 2018 |
Published in Issue | Year 2019 Issue: 59 |