Purpose: We aimed to find out whether the systemic immune inflammatory index and the pan-immune inflammatory score can be used as markers for predicting continuation of pregnancy in the prediction of threatened abortion.
Materials and Method: This case-control study was conducted retrospectively in the Obstetrics and Gynaecology Clinic of Ankara Etlik City Hospital. Patients who were admitted to our hospital due to bleeding or pain and were hospitalised with a diagnosis of abortus imminens or were treated as outpatients were divided into two groups. The indices derived from the haemogram results were compared between the patients whose pregnancy did not result in miscarriage (Group I) and those whose pregnancy resulted in miscarriage (Group II), and the performance of the indices in predicting the continuation of pregnancy was evaluated.
Results: We recruited 232 cases (abortus imminens) and 232 controls (healthy pregnant), matched for age, body mass index, and parity. When complete blood count derived indices were evaluated to determine whether the pregnancy would result in miscarriage or not, only SII had discriminative power among SII, SIRI, PIV, NLR, PLR and MLR. (cut-off: > 720; p: 0.039, sensitivity: 63%, specificity: 52%.
Conclusion: High SII levels in maternal blood can predict continuation of pregnancy in patients diagnosed with threatened miscarriage. This emphasises the importance of maternal immune tolerance and the immune system in maintaining pregnancy. In patients with high SII, pregnancy can be maintained with additional treatments. However, further studies are needed to confirm our results.
Amaç: Abortus imminens öngörüsünde sistemik immün-inflamasyon indeksi ve pan-immün-inflamasyon değerinin gebeliğin devamını öngörmede belirteç olarak kullanılabilirliğini bulmayı amaçladık.
Materyal method: Bu vaka-kontrol çalışması Ankara Etlik Şehir Hastanesi kadın hastalıkları ve doğum kliniğinde retrospektif olarak yapılmıştır. Kanama veya ağrı nedeniyle hastanemize başvuran ve abortus imminens tanısıyla hastaneye yatırılan veya ayaktan takip edilen hastalar iki gruba ayrıldı. Gebeliği düşük ile sonuçlanmayan (grup I) ve düşük ile sonuçlanan (grup II) hastalar arasında hemogram sonuçlarından derive edilmiş indeksler karşılaştırıldı ve indekslerin gebeliğin devamını öngörmedeki performansını değerlendirildi.
Bulgular: Yaş, vücut kitle indeksi ve parite açısından eşleştirilmiş 232 vaka (abortus imminens) ve 232 kontrol (sağlıklı gebe) çalışmaya dahil edilmiştir. Gebeliğin düşükle sonuçlanıp sonuçlanmayacağını belirlemek için tam kan sayımından elde edilen indeksler değerlendirildiğinde, SII, SIRI, PIV, NLR, PLR ve MLR arasında sadece SII ayırt edici güce sahipti. (cut-off: > 720; p: 0.039, duyarlılık: %63, özgüllük: %52.
Sonuç: Anne kanındaki yüksek SII seviyeleri, düşük tehdidi tanısı konan hastalarda gebeliğin devamını öngörebilir. Bu durum, gebeliğin sürdürülmesinde maternal immün toleransın ve immün sistemin önemini vurgulamaktadır. Yüksek SII'li hastalarda ek tedavilerle gebelik sürdürülebilir. Ancak, sonuçlarımızı doğrulamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Obstetrics and Gynaecology |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2024 |
Submission Date | November 28, 2023 |
Acceptance Date | February 7, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 21 Issue: 2 |