Over kanseri kadınlar arasında yaygın görülen ölümcül bir hastalıktır ve jinekolojik kansere bağlı ölümlerin önde gelen nedenlerinden biridir. Tedavisi tipik olarak sitoredüktif cerrahi ve adjuvan kemoterapinin bir kombinasyonunu içerir. Ancak kemoterapinin yan etkileri tedavi sürecinde önemli zorluklar yaratabilir. Son yıllarda sirkadiyen ritmin kanser gelişimindeki rolü giderek daha fazla dikkat çekmektedir. Sirkadiyen ritim, vücudun fizyolojik süreçlerini 24 saatlik döngülerle düzenleyen bir iç biyolojik saat olarak işlev görür ve bu ritimdeki bozulmalar kanser riskini artırabilir. Kronoterapi, ilaçların vücudun biyolojik saatiyle senkronize bir şekilde, özellikle de sirkadiyen ritmi takip ederek uygulanmasını amaçlayan bir yaklaşımdır. Kronokemoterapi, hastanın sirkadiyen ritmine göre optimize edilmiş kemoterapötik ajanların zamanlamasını ifade eder. Bu yöntemin temel amacı, ilaçların kanser hücreleri üzerindeki etkisini artırırken sağlıklı hücreler üzerindeki toksik etkilerini azaltmaktır. Kronokemoterapinin over kanseri tedavisindeki potansiyeli umut verici olsa da, bu alandaki klinik kanıtlar sınırlı kalmaktadır. Mevcut çalışmaların çoğu küçük ölçeklidir ve genellikle çelişkili sonuçlar vermektedir. Bu nedenle, kronokemoterapinin over kanseri tedavisindeki rolünü tam olarak anlamak için daha büyük, iyi tasarlanmış klinik çalışmalar gereklidir. Gelecekteki araştırmalar, genetik ve çevresel faktörleri hesaba katan, tedavi zamanlamasını optimize eden ve over kanserinde biyolojik saat genlerinin rolünü daha fazla araştıran kişiselleştirilmiş tedavi yaklaşımları geliştirmek için çok önemlidir. Ayrıca, sirkadiyen ritimlerdeki bireysel farklılıklar ve hastaların tedavi protokollerine uyumu gibi kronokemoterapinin klinik uygulamaya entegre edilmesindeki zorluklar da ele alınmalıdır.
yoktur
yoktur
yoktur
yoktur
Ovarian cancer is a prevalent and fatal disease among women, representing one of the leading causes of gynecological cancer-related deaths. Treatment typically involves a combination of cytoreductive surgery and adjuvant chemotherapy. However, chemotherapy’s side effects can present significant challenges during the treatment process. In recent years, the role of circadian rhythm in cancer development has gained increasing attention. Circadian rhythm functions as an internal biological clock, regulating the body's physiological processes on 24-hour cycles, and disruptions in this rhythm may increase cancer risk. Chronotherapy is an approach that aims to administer drugs in synchronization with the body’s biological clock, specifically following the circadian rhythm. Chronochemotherapy refers to the timing of chemotherapeutic agents optimized for the patient’s circadian rhythm. The primary goal of this method is to reduce the toxic effects of drugs on healthy cells while enhancing their impact on cancer cells. While the potential of chronochemotherapy in treating ovarian cancer is promising, clinical evidence in this area remains limited. Most available studies are small-scale and often yield contradictory results. Thus, larger, well-designed clinical trials are essential to fully understand the role of chronochemotherapy in ovarian cancer treatment. Future research is crucial for developing personalized treatment approaches that account for genetic and environmental factors, optimize treatment timing, and further investigate the role of biological clock genes in ovarian cancer. Additionally, challenges in integrating chronochemotherapy into clinical practice, such as individual differences in circadian rhythms and patient adherence to treatment protocols, must be addressed.
yoktur
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Obstetrics and Gynaecology |
Journal Section | Review |
Authors | |
Project Number | yoktur |
Publication Date | March 22, 2025 |
Submission Date | March 10, 2025 |
Acceptance Date | March 12, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 22 Issue: 1 |