Türk-Alman ilişkileri uzun bir tarihi geçmişe sahiptir. İlişkilerde önemli dönüm noktalarından birisi ve belki de en önemlisi, Türk tarihine, Harb-i Umumi ya da Cihan Harbi olarak geçen I. Dünya Savaşına müttefik olarak girilmesidir. Savaş içerisinde de ilişkilerin gelişmesine önem veren iki ülke, en tecrübeli bürokratlarını büyükelçi/ Sefir-i Kebir olarak görevlendirmişlerdir. Bu bağlamda, Osmanlı Devleti, Sadrazamlık dahil olmak üzere birçok üst düzey görevde bulunan, Darülfünunda verdiği dersler ve kitaplarıyla bilinen, batıyı ve batılı fikirleri iyi tanıyan İbrahim Hakkı Paşa’yı 21 Temmuz 1915’te Berlin’e Sefiri Kebir olarak atamıştır. Hakkı Paşa bu görevi Temmuz 1918 tarihine yani vefatına kadar sürdürmüştür.
Makalede, İbrahim Hakkı Paşa’nın bizzat kaleme aldığı iki rapor tartışılacaktır. Raporlar, 3 ve 11 Ocak 1916 tarihlerinde yani I. Dünya Savaşı’nın ortalarında yazılmış; “mahremane” ibaresiyle Osmanlı Hariciye Nezareti yollanmıştır. Raporlar birbirini tamamlar niteliktedir. Raporlarda, I. Dünya Savaşında yaşanan gelişmeler bağlamında, ateşkes, Almanya’nın savaşa bakışı, cepheler ve burada yaşanan gelişmeler, savaşın hangi devlet ya da devletler mağlup edilirse İttifak devletlerince kazanılabileceği tartışması yapılmıştır. Hatta bazı noktalarda Almanya’ya karşı eleştiriler dahi bulunmaktadır. Dönemin Osmanlı yönetimi açısından hayati öneme sahip olan bütün bu bilgiler, bizzat Berlin’de bulunan ve savaşı Almanya’nın başkentinden müşahede etme imkânına sahip olan bir Osmanlı Sefiri gözünden ele alınmıştır.
Anahtar Kelime: Birinci Dünya Savaşı, Almanya, Osmanlı Devleti
Perhaps the most important one of the milestones in Ottoman-German relationship is Istanbul’s decision to enter the Great War in alliance with Berlin. This decision led to intensification of diplomatic relations and the appointment of most experienced bureaucrats as diplomats in each other’s capital. A former Grand Vizier, Ibrahim Hakki Pasha, also known not only by his books and lectures in the Imperial University but also his affinity with the Western culture, was appointed in Berlin as ambassador on July 21, 1915, a position which he would hold until his death in July 1918.
This article will discuss two reports penned by Ibrahim Hakki Pasha, written at the height of the World War I, on January 3 and 16, 1916 and sent to the Porte undersigned as “secretly.” In these two reports that complement each other, several military and political issues were discussed: Germany’s approach to the war, developments in military fronts, the strategy to follow in order to secure victory over the enemy and even criticism directed against Germany. These comments is as valuable to modern historians as it was to the Ottoman government because they have the potential to reflect how an experienced Ottoman diplomats perceived the World War I and Ottomans’ alliance with the Germans.
Key Words: World War I, Germany, Ottoman Empire
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Mart 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 9 Sayı: 1 |
Tarih ve Gelecek (Journal of History and Future) Uluslararası Hakemli Tarih Araştırmaları Dergisi
DRJI, ResearchBib, Acarindex, ERIH PLUS, ASOS Index, Sindex, SOBİAD, Türk Eğitim İndeksi, Open Access Library (oalib), Eurasian Scientific Journal Index, Google Scholar, Academic Keys, Journal Factor, Index Copernicus, CiteFactor, idealonline, SciLit, Road, Crosreff, Journal TOC, MAKTABA, INTERNATIONAL ISSN, CORE, PAPERITY, INGENTA, OPENAIRE