İletişimin ilk
insandan itibaren var olduğunu ancak alana ilişkin araştırmaların yakın
geçmişte başladığını söylemek mümkündür. Günümüzde hemfikir olunan tanımsal
çerçeveyle konuya bakıldığında, iletişim çalışmalarının 1900’lü yılların ilk
çeyreğinde başladığı görülmektedir. İletişim alanındaki çalışmalar, öncelikle
siyasal iletişimciler, psikologlar, sosyologlar ve fen bilimlerinde uzman
kişiler tarafından “toplumsal eğilimleri, dinamikleri” anlama veya “propaganda”
amaçlı yapılmıştır. İletişim alanında yetişmiş alan uzmanlarının çalışmaları
ise 1950’ler sonrasına dayanmaktadır. Bu uzmanlar, konuya yeni açılımlar
kazandırmış ve iletişime yönelik yeni tanımlar ortaya çıkmıştır. İletişim ile
ilgili onlarca tanıma ulaşmak mümkündür; ancak bu tanımların ortak veya farklı
yanlarına ilişkin literatürde herhangi bir çalışmaya rastlanmamış, bu çalışma
da var olduğu düşünülen bu ihtiyaçtan yola çıkılarak yapılmıştır.
Çalışmanın
literatür kısmında iletişimin genel çerçevesi geniş bir araştırma sonunda
ulaşılan tanımlar ele alınarak oluşturulmuştur. Araştırma kısmında çalışmanın
sorunsalı, “iletişime ilişkin tanımların benzer veya farklı yanlarının tespiti”
olarak belirlenmiştir. Araştırmanın evrenini, Türkiye’deki yayınevlerinin 2000
yılı sonrasında iletişim alanında basımını gerçekleştirdikleri kitaplar
oluşturmaktadır. Çalışmanın örneklemi ise Türkiye’de saygın ve alanla ilgili
eserlerine başvurulan 2 yayınevinin (İletişim ve Nobel) iletişim konu
başlığında yayınladığı eserlerdir. Söz konusu yayınevlerinin eserlerinin
indekslerine ulaşılmış ve her bir indeks içerisindeki başlıklar kategorilere
ayrılarak içerik analizi yöntemi ile incelenmiştir. Yapılan inceleme sonunda,
tanımlar arasında farklılık ve benzerlikler saptanmış ve yeni bir tanım
önerisinde bulunulmuştur.
It is possible to say that communication has existed since the first human beings, however that the research on the field has recently started. When we look at the subject in terms of the agreed-upon descriptive framework, it seems that communication studies began in the first quarter of the 1900's. The work in the field of communication was first made by political communicators, psychologists, sociologists and scientists to understand "social tendencies, dynamics" or with the purpose of "propaganda". The work of field experts trained in the communication field dates back to the late 1950s. In this process, this experts have given new expansions to the subject and new definitions for communication have emerged. It is possible to reach dozens of recognition about communication; however, no studies have been found in the literature on the common or different aspects of these definitions, and this study was carried out due to this requirement. In the literature section of the study, the general framework of communication was formed by considering the definitions reached at the end of a broad research. The problematic part of working in the research section was identified as "identification of similar or different aspects of communication-related definitions". The universe of the research consists of books published in Turkey in the field of communication after year of 2000 by publishing houses in Turkey. The sample of the work is the works published in the topic of communication by 2 publishers (İletişim ve Nobel) who are referred to their respectable and field related works in Turkey. In particular, the indexes of the works of the publishing houses have been reached and the titles in each index were divided into categories and examined by content analysis method. At the end of the examination, differences and similarities between the definitions were determined and a new definition was proposed.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | January 30, 2018 |
Submission Date | October 31, 2017 |
Published in Issue | Year 2018 |