Bu makale, kadınların internette ne ölçüde aktif olduğunu irdelerken, eylemliliğin
kadının özgürleşmesine nasıl bir etkisi olacağı sorusuna yanıt arar. Gezi´den itibaren artan kadın kullanıcı sayısı ışığında sosyal medyanın Türkiye´de
yeni feminist mücadeledeki vazgeçilmez rolünü irdelemek, bu makalenin temel
hedefidir. Buna bağlı olarak genel anlamda kadın hareketi ve ortak bir küresel
kadın hareketi oluşturmada sosyal medya platformları ne derece etkin olabilir
sorusuna da yanıt aranacaktır. Bunları irdelerken, feminist kuşaklar arasındaki
iletişimin kopukluğu ve kuşaklararası çatışma da kaçınılmaz bir şekilde ele
alınması gereken bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Günümüzde artık internetin
ve sosyal medya platformlarının ortaya çıkardığı dördüncü dalga feminizmin
varlığı tartışılmaktadır. Hashtag Feminizm olarak da tanımlanan feminizmin
1990’lardan itibaren içinde bulunduğumuz döneminde, kadın ve toplumsal cinsiyet
alanında internet ve sanal ağlardaki aktivizm,
bazı olumsuz ya da düşündürücü yönlerine karşın vazgeçilmez bir araç
oluşturmaktadır.
This article examines what extent women are active on the Internet, while it searches for an answer to the question of how their activeness could affect the women emancipation. The main goal of this article is to understand the social media’s role in the feminist struggle of Turkey in the light of the increasing number of female social media users since the Gezi movement. In relation to this, this article searches for an answer to the question to what extent social media platforms could be influential in women’s movement in general as well as in constructing global feminist movement. Discussing these issues brings the communication gap between feminist generations and intergenerational conflicts as questions to be addressed. Today, the existence of fourth wave feminism emerged as a result of social media platforms is discussed. For this feminism, which is also called Hashtag Feminism we have been living in since 1990s, activism in cyber space is an indispensable tool, even though it has some negative and debatable sides.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Sociology |
Journal Section | Sociology |
Authors | |
Publication Date | April 1, 2018 |
Submission Date | December 11, 2017 |
Acceptance Date | March 28, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 |