Bu araştırma, ülkelerindeki savaş nedeniyle Türkiye’ye göç etmek zorunda kalan Suriyeli göçme ailelerin, çocuklarını niçin daha çok İmam Hatip Ortaokulu ve İmam Hatip Lisesine göndermektedirler meselesini “yarı yapılandırılmış” görüşmeyle nitel olarak ortaya koymayı amaçlamaktadır. Söz konusu amaç çerçevesinde öğrencilerin velileri ile yapılan görüşmelerden elde edilen verilere metin içinde doğrudan yer verilerek ve bu verilerin analizi yapılmak suretiyle konunun önemi ortaya konulmaktadır. Bilinmektedir ki, kısaca tarihi çok eski olan göç olgusu, insanın bir yerden başka bir yere hareket etmesi ve yer değiştirmesi demektir. Sanayileşmeyle birlikte daha da ivme kazanan bu süreç, ekonomik, sosyal, siyasal ve savaş gibi nedenlerle ortaya çıkabilmektedir. Hangi nedenle ortaya çıkarsa çıksın göç olgusu, iç göç ya da dış göç olsun, ister gönüllü olsun isterse zorunlu olsun, her iki durumda da bu, ülkeler düzeyinde bir kısım yeni organizasyonlar ya da düzenlemeler yapmayı gerektirmektedir. Zira bir sosyal hareketlilik şekli olan göç, konutun, yaşam yeri ve şartlarının, yapılmakta olan işin, işyerinin, akrabaların ve komşuların, yaşanılan çevre ile coğrafyanın yani içinde bulunulan kültür ve medeniyetin terk edilmesi ve değiştirilmesi demektir. İşte Suriye’de 2011 yılında yaşanan iç savaş nedeniyle büyük bir kitlenin Türkiye'ye göç etmesi de bir sosyal hareketlilik biçimi olarak tezahür etmiştir. Buna göre göç, ilk etapta bireyler ve aileler için bir kurtuluş aracı olarak görülse de Arap Baharı olarak başlayan bu süreç, yarattığı etkiler ve doğurduğu sonuçlar bakımından Avrupa’nın ve ülkemizin en önemli sosyal sorunlarından birisi haline dönüşmüştür. Bu yüzden en önemli fiziksel ve sosyal hareketlilik şekli olan göç, bağlı olduğu toplumda dini, ekonomik, sosyal, siyasal, politik etkiler bırakmakta ve kültürel uyum sorunlarını gündeme getirmektedir. İskân, beslenme, barınma, iletişim ve sağlık gibi sorunlar veya ihtiyaçlarla birlikte eğitim de, bu sorunların merkezinde bulunmaktadır. İnsanın yaşama hakkının yanı sıra, bedensel, zihinsel, duygusal, sosyal ve ahlaki gelişimi için eğitime gereksinimi vardır. Çünkü eğitime ulaşamayan ya da özellikle eğitimi kesintiye uğrayan çocuklar gündelik ilişkilerde daha kırılgan hale gelmektedir. Ayrıca bu çocuklar, hem Türkiye hem de Suriye’nin geleceği için büyük bir risk barındırmaktadır. Zira eğitim hizmetinden yararlanmaları, topluma entegre olmaları ile birlikte göçmen çocuklar için son derece önemli bir koruma yöntemidir. Bahse konu olan sorunun çözümü ise, entegrasyonu ve sosyalleşmeyi sağlayacak olan eğitim ve eğitim sisteminin uygulandığı okullardır. İlgili okullardan 5’i Orta Okul, 4’ü lisedir; bütün bu okullarda eğitim gören Türk öğrencilerden daha fazla olan Suriyeli öğrencilerin velilerinden 72 katılımcı ile bire bir ve yüz yüze görüşmeler yapılmıştır. Görüşme, 2021-2022 öğretim yılında öğrenim faaliyetini gerçekleştiren öğrenci velileri ile okul kütüphanesi, rehberlik servisi ve idari ofislerde yapılmış; her bir görüşme 15-20 dakika arasında gerçekleştirilmiştir. Şubat 2022 tarihinde başlanan veri toplama organizasyonu Mayıs 2022 tarihinde tamamlanmıştır. Her bir sınıf seviyesinden iki adet öğrenci velisinden toplanan veriler birkaç kez okunmuş ve sonrasında analiz edilmiş, yapılan analiz sonucunda aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır. Buna göre ailelerin, çocuklarını İmam Hatip Okullarına göndererek eğitim fonksiyonunu yerine getirdiği ve sosyo-kültürel mirasa uygun davrandığı sonuçlarına ulaşılmıştır. Görüşme ve gözlemlerimizin sonucunda dil, din öğretimi, karma eğitim, ahlak eğitimi, tesettür, idareci ve öğretici personelden memnuniyet teması ve kavramlarının ailelerin tercihlerinde etkili olduğu görülmüştür. Bu durumda her aile ya da toplum kendi kültürel kodlarını çocuklara aktarmak sureti ile varlığını sürdürmekte ve bu yönü ile kültürleme ya da toplumsallaşma kuşakları birbirine bağlayan bir köprü işlevi görmektedir. Elbette ulaşılan bu sonuçları özellikle eğitimin planlanmasıyla ilgili olarak Bakanlık ve Milli Eğitim Müdürlükleri ile yerel yönetimlerin nazarına sunmak, ülkemizin sorunlarını çözüme kavuşturması ve kalkınması açısından önemli bir husus olarak belirtmek gerekir.
This research aims to qualitatively reveal why Syrian immigrant families, who had to migrate to Turkey due to the war in their country, send their children to Imam Hatip Secondary School and Imam Hatip High School with a "semi-structured" interview. Within the framework of this purpose, the importance of the issue is revealed by directly including the data obtained from the interviews with the parents of the students in the text and analyzing these data. It is known that the phenomenon of migration, which has a very old history, means the movement and relocation of people from one place to another. This process, which has gained more momentum with industrialization, can occur for economic, social, political and war reasons. Regardless of the reason for migration, whether it is internal migration or external migration, whether it is voluntary or compulsory, in both cases, it requires some new organizations or regulations at the level of countries. This is because migration, which is a form of social mobility, means abandoning and changing the residence, the place and conditions of living, the work being done, the workplace, relatives and neighbors, the environment and geography in which one lives, in other words, the culture and civilization in which one lives. The migration of a large mass of people to Turkey due to the civil war in Syria in 2011 has also manifested itself as a form of social mobility. Accordingly, although migration was initially seen as a means of salvation for individuals and families, this process, which started as the Arab Spring, has become one of the most important social problems of Europe and Turkey in terms of its effects and consequences. Therefore, migration, which is the most important form of physical and social mobility, leaves religious, economical, social, diplomatic and political effects on the society to which it is connected and brings cultural adaptation problems to the agenda. Along with problems or needs such as housing, nutrition, shelter, communication and health; education is also at the center of these problems. In addition to the right to life, human beings need education for their physical, mental, emotional, social and moral development. Because children who cannot access education or whose education is interrupted become more vulnerable in daily relationships. Moreover, these children pose a great risk for the future of both Turkey and Syria. This is because benefiting from education services is an extremely important protection method for migrant children along with their integration into the society. The solution to the aforementioned problem is education, which will ensure integration and socialization and the schools where the education system is implemented. 5 of the related schools are middle schools and 4 of them are high schools; one-on-one and face-to-face interviews were conducted with 72 participants from the parents of Syrian students, who are more than the number of Turkish students studying in all these schools. The interviews were conducted in the school library, guidance service, and administrative offices with the parents of the students who are studying in the 2021-2022 school year; each interview lasted between 15-20 minutes. The data collection organization started in February 2022 and was completed in May 2022. The data collected from two parents of students from each grade level were read several times and then analyzed, and the following results were reached as a result of the analysis. Accordingly, it was concluded that families fulfill their educational function by sending their children to Imam Hatip Schools and act in accordance with their socio-cultural heritage. As a result of our interviews and observations, it was seen that the themes and concepts of language, religious education, coeducation, moral education, hijab, satisfaction with administrators and teaching staff were effective in the preferences of families. In this case, each family or society maintains its existence by transferring its own cultural codes to children, and in this respect, acculturation or socialization functions as a bridge that connects generations. Of course, it is important to present these results to the attention of the Ministry, National Education Directorates and local administrations, especially in relation to the planning of education, in order to solve the problems of our country and for its development.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | RESEARCH ARTICLES |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 |