Language, which is the main tool of communication with the individual’s environment, is one of the dynamics that plays an active role in people's socialization processes. Accordingly, language is a tool that transforms individual communities into society and allows people to live together. However, the language, which plays such an important role in human life, is open to interaction and change due to the relationships established in the religious, historical, political, cultural, economic, etc. areas between societies. There is a direct proportion between the dimensions of the relationships established by the societies with different dialects and the interaction in question. This interaction, which is as ancient as human history, has been seen among the languages of both societies consisting of various ethnic elements sharing the same geography and nations living in distant geographies. Like all world languages, Turkish has interacted with various languages in distant or close language groups throughout history. This interaction caused Turkish to exchange various items from other languages. Turkish and Arabic have been widely interacted with each other especially with the adoption of Islam by the Turks.
Kilis, which has been home to many Turkish tribes throughout history and used as one of the transit points while descending to the south, has gained great importance as a result of the events that have taken place and affected the region deeply in recent years. Kilis, which is known as the border city of the south and is known as a Turkmenian land, has not had a multilingual structure such as Hatay, Adana, Şanlıurfa, Mardin and Siirt, where Arabic is spoken in Turkey, but has been included in the regions where inter-language interaction is seen extensively due to its geographical location. The dialect of Kilis, which is positioned in the western group of Western Turkish with its phonological and morphological characteristics, has been in deep interaction with Arabic as a natural result of sharing the same geography and destiny in the lands where Arabs have lived for centuries. The dialect of Kilis has been influenced by Arabic and the Arabic dialect, which reflects the characteristic features of the Syrian Bedouin dialect and is spoken in rural areas of the region. Although the interaction between the Turkish dialect of the region and Arabic is seen in various areas of the language such as morphology, phonology, syntax and idioms, words have been the elements most affected by the exchange between languages. With this interaction, some words borrowed from Arabic by the dialect of Kilis were among the characteristic features of this dialect. This study, which aims to perform the etymological analysis of some words specific to Kilis dialect and reveal their Arabic origins, will address the extent to which the words in question preserved their original meanings or changes in meaning such as narrowing, expansion, shift, and metamorphosis. Therefore, this study can be sorted among the researches trying to identify the characteristic features of the dialects that has an important place in Turkey's cultural heritage map. Furthermore, it is possible that the study will contribute to the strengthening of the relations between the social layers of our country by shedding light on the common grounds between different ethnic elements living in our geography.
In addition to the Arabic words in Turkish, the dialect of Kilis has borrowed many more words from Arabic and incorporated them into its structure. As a natural result of inter-language interaction, it has been observed that the words passed from Arabic to Kilis dialect are borrowed largely in accordance with the fluent Arabic and sometimes the phonetic and morphological characteristics of the Arabic dialect spoken in the region. In this study, the words passed from Arabic were classified and analysed according to their subjects in order to make an inference in regard with concentration of Arabic origin words in local people’s lives. As a result of the classification made in the form of words related to profession and personal characteristics, words related to places, words related to time, words related to plants, food and beverages, words related to goods and tools, words related to agriculture and trade, words related to other subjects, it has been understood that words of Arabic origin are mostly concentrated under the words related to goods and food.
Bireyin çevresiyle olan iletişiminin temel aracı olan dil, insanların toplumsallaşma süreçlerinde etkin rol oynayan dinamiklerin başında gelmektedir. Buna göre dil, bireylerden oluşan toplulukları topluma dönüştüren ve insanların birlikte yaşayabilmelerine olanak sağlayan bir araçtır. Ancak insan hayatında böylesine önemli bir rol üstlenen dil, toplumlar arasındaki dinî, tarihî, siyasî, kültürel, ticârî vb. alanlarda kurulan ilişkiler nedeniyle etkileşim ve değişime açıktır. Dillerin ait olduğu toplumların birbirleriyle kurdukları ilişkilerin boyutlarıyla, söz konusu etkileşim arasında doğru orantı bulunmaktadır. İnsanlık tarihi kadar kadîm olan bu etkileşim, gerek aynı coğrafyayı paylaşan çeşitli etnik unsurlardan ibaret toplumların, gerekse birbirlerinden uzak coğrafyalarda yaşayan milletlerin sahip oldukları diller arasında gerçekleşmiştir. Tüm dünya dilleri gibi Türkçe de tarih boyunca uzak veya yakın dil gruplarında yer alan çeşitli dillerle etkileşime girmiştir. Söz konusu etkileşim, Türkçenin diğer dillerden çeşitli ödünç öğe alışverişinde bulunmasına yol açmıştır. Özellikle Türklerin İslâm’ı benimsemeleriyle birlikte, Türkçe ile Arapça arasında geniş çaplı bir etkileşimin meydana geldiği görülmüştür.
Tarih boyunca pek çok Türk boyunun yurt edindiği, güneye inerken geçiş noktalarından biri olarak kullandığı Kilis, son yıllarda yaşanan ve bölgeyi derinden etkileyen olaylar sonucunda büyük önem kazanmıştır. Güneyin serhat şehri ünvanıyla anılan ve Türkmen diyarı olarak bilinen Kilis, Türkiye’de Arapça’nın konuşulduğu Hatay, Adana, Şanlıurfa, Mardin, Siirt gibi çok dilli bir yapıya sahip olmasa da coğrafî konumu itibariyle diller arası etkileşimin yoğun olarak görüldüğü bölgeler arasına dâhil edilmiştir. Fonolojik ve morfolojik özellikleriyle Batı Türkçesinin batı grubunda konumlandırılan Kilis ağzı, yüzyıllardır Arapların yaşadıkları topraklarla aynı coğrafya ve kaderi paylaşmanın doğal bir sonucu olarak Arapçayla derin bir etkileşim içinde olmuştur. Kilis ağzı, Arapçadan ve Suriye bedevi lehçesinin karakteristik özelliklerini yansıtan ve yörenin kırsal kesimlerinde konuşulan Arap diyalektinden etkilenmiştir. Yörenin Türkçe ağzı ile Arapça arasında gerçekleşen etkileşim, dilin morfoloji, fonoloji, sözdizimi ve deyimler gibi çeşitli alanlarında görülmekle birlikte kelimeler, diller arası alışverişten en fazla etkilenen öğeler olmuştur. Bu etkileşimle Kilis ağzının Arapçadan ödünç aldığı bazı sözcükler, bu ağzın karakteristik özellikleri arasında yer almıştır. Kilis ağzına özgü bazı kelimelerin etimolojik incelemesini esas alan ve bunların Arapça kökenlerini ortaya koymayı hedefleyen bu çalışma, söz konusu kelimelerin orijinal anlamlarını ne derece koruyabildiklerini veya uğradıkları daralma, genişleme, kayma, başkalaşma gibi anlam değişikliklerini ele alacaktır. Bundan dolayı bu çalışma, Türkiye’nin kültürel miras haritasında önemli bir yeri bulunan yöre ağzının karakteristik özelliklerini tespit etmeye çalışan araştırmalar arasında tasnif edilebilir. Ayrıca çalışmanın, coğrafyamızda yaşayan farklı etnik unsurlar arasındaki ortak paydalara ışık tutarak, ülkemizin toplumsal katmanları arasındaki ilişkilerin pekiştirilmesine katkı sağlaması mümkündür.
Kilis ağzı, Türkçede yer alan Arapça kelimelere ek olarak, kendine has bir şekilde daha birçok kelimeyi Arapçadan ödünç alarak bünyesine dâhil etmiştir. Diller arası etkileşimin doğal bir sonucu olarak Arapçadan Kilis ağzına geçen kelimelerin, büyük ölçüde fasih Arapçanın, bazen de bölgede konuşulan Arap diyalektinin fonetik ve morfolojik özelliklerine uygun bir biçimde ödünç alındığı gözlemlenmiştir. Bu çalışmada, Arapça kökenli kelimelerin yöre halkının hayatlarının hangi alanında daha yoğun olduğuna dair bir çıkarımda bulunabilmek adına, Arapçadan ödünç alınan kelimeler konularına göre tasnif edilerek incelenmiştir. Meslek ve kişisel özelliklerle ilgili kelimeler, mekânlarla ilgili kelimeler, zamanla ilgili kelimeler, bitki, yiyecek ve içeceklerle ilgili kelimeler, eşya ve araçlarla ilgili kelimeler, tarım ve ticaretle ilgili kelimeler, diğer konuları ilgilendiren kelimeler şeklinde gerçekleştirilen tasnif sonucunda, Arapça kökenli sözcüklerin eşyalar ve yiyeceklerle ilgili kelimeler başlıkları altında yoğunlaştığı anlaşılmıştır. Arapçadan yöre ağzına geçen sözcükler incelendiğinde, bu kelimelerden pek çoğunun Arapçadaki aslî telaffuzları ve anlamlarını koruduğu, bir kısmının da telaffuz farklılığı veya anlam yönüyle daralma, genişleme, başkalaşma gibi anlam değişmelerine maruz kaldığı görülmüştür. Söylenişi itibariyle değişime uğrayan Arapçadan ödünç alınan bazı kelimelerde ise, Kilis ağzının karakteristik özellikleri arasında gösterilen ünlü düşmesi, ünlü uyumu, ünlü göçüşmesi, ötümlüleşme, ötümsüzleşme, ünsüz türemesi, ünsüz göçüşmesi, ünsüz düşmesi, hece kaynaşması ve hece yutumu gibi fonetik ve yapısal değişikliklerinin gerçekleştiği tespit edilmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | RESEARCH ARTICLES |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 |