Kalam Ashʿarī Māturīdī Kaʿbī Divine attributes Laws of logic Kelam Eş Mâtürîdî Ka İlahî sıfatlar Mantık yasaları
Klasik Sünnî kelâmın sıfatların ‘ne Tanrı’nın aynı ne de Tanrı'dan ayrı' olduğunu iddia eden ilâhî sıfatlar teorisi, üçüncü halin imkansızlığı yasasının inkarı anlamına gelecek şekilde yorumlanmıştır. Nitekim bu iddiada olan yazarlar, böyle bir teoriyi dışarıda bırakacak şekilde yeni bir kelâm inşa etme iddiasındadır. Yazar, böyle bir iddiayı kendinde anlamsız görmekle birlikte, klasik kelâm nazariyesinde de bir temeli olmadığını iddia etmektedir. Bu makale, ‘gayr’ın anlamı hakkında ayrıntılı bir inceleme sunmakta ve birçok metinsel kanıtla, klasik ilâhî sıfatlar teorisinin yalnızca özdeşliğin ve ilâhî zâttan ayrılabilirliğin inkarı anlamına geldiğini öne sürmektedir. Bu makale, gayr teriminin metafizik, teoloji ve doğa felsefesi bağlamlarında da geçerli olduğunu göstermektedir. “Bir şey bir diğerinin ne aynı ne de ayrıdır” formülü, bir öznenin kendisinden zorunlu ve ayrılmaz olan herhangi bir özelliğine eşit şekilde uygulanır. Bir diğer ifade ile söz konusu ilke, mümkün varlıklar için de aynı şekilde geçerlidir. Araştırma “gayr” kavramının Arap dilbiliminde aslî olarak olumsuzlama anlamına gelmediğini, aslında bir sıfat olduğunu ve aynı zamanda istisnaî cümle oluşturma işlevi gördüğünü iddia eden dilbilimsel bir tartışmayla başlamaktadır. Bu da ilâhî sıfatlara ilişkin ilkenin, temel dilbilimsel düzeyde bile üçüncü halin imkânsızlığı anlamına gelmediğini kanıtlamaktadır. Akabinde “gayr” kavramı kelâmî n. Söz konusu inceleme kendisini herhangi bir ekolle sınırlı değildir, ancak inceleme dört ana kaynağa dayanmaktadır: (1) Mu'tezileden Ka‘bî'nin Makâlât'ı; (2) Eş‘arî'nin Makâlât'ı ve (3) Mâtürîdî'nin Kitâbu't-Tevhîd ve (4) Te’vîlât. Bazı yazarların Mâtürîdî'nin üçüncü halin imkânsızlığı yasasının inkârını îmâ eden özgün bir duruşa sahip olduğunu iddia etmeleri nedeniyle, sonuncusu üzerinde daha fazla duruldu. Böylesi bir ilkenin mantık yasalarının inkârını îmâ ettiğine dair hiçbir belirti yoktur. Aksini iddia edenler, böyle mantıksız bir görüş için felsefi gerekçelendirme bir yana, yorumları için herhangi bir dilbilimsel veya metinsel kanıt bile sunamamıştır.
Some writers have suggested that the classical Sunni kalām theory of divine attributes, which states that the attributes are 'neither God' nor 'other than God,' should be interpreted to mean a denial of the law of excluded middle. Some also seek to build a new kalām without such a principle. Although the author holds such a view to be unintelligible on its own grounds, it also has no basis in the classical kalām theory. This paper shall present a detailed investigation into the meaning of ghayr, and demonstrate, with ample textual evidence, that the classical theory of divine attributes only means a denial of identity along with the denial of metaphysical separability from the divine essence. This paper demonstrates how the term ghayr applies in contexts of metaphysics, theology, and natural philosophy as well. The formula that ‘something is not identical with’ nor ‘other than’ is applied equally to any property of a subject which is necessary and inseparable from it. That is, it applies equally to created beings as well. The paper shall begin with a linguistic discussion of the term ghayr, in order to demonstrate that it is not a negation in the Arabic language, but actually an adjective which also functions to form an exceptive clause. This proves that the formula on the divine attributes does not imply a rejection of excluded middle even at the basic linguistic level. Then the paper will discuss the term ghayr in technical contexts. This discussion does not limit itself to any school, but the discussion is based on four main sources: (1) the Maqālāt of al-Kaʿbī of the Muʿtazilī school; (2) the Maqālāt of al-Ashʿarī, (3) the Kitāb al-Tawḥīd and (4) the Taʾwīlāt of al-Māturīdī. Much attention is given to the latter because of claims by some that Māturīdī has a unique position on ghayriyya which implies the rejection of the law of excluded middle. There is no indication at all that such a formula implied a denial of the laws of logic. Claims to the contrary have failed to provide any linguistic or textual evidence for their interpretation, let alone philosophical justification for such a farfetched view.
Kalam Ashʿarī Māturīdī Kaʿbī Divine attributes Laws of logic Kelam Eş Mâtürîdî Ka İlahî sıfatlar Mantık yasaları
I would like to thank Hasan Korkmaz, Hamzah Maqbul, and Zakaria El Houbba for their corrections and suggestions.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2022 |
Submission Date | July 15, 2022 |
Acceptance Date | December 9, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 20 Issue: 3 |
Kader Creative Commons Atıf-Gayriticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.