The traditional attitude of philosophy towards self can be explained by invoking the dualism of substance. In contemporary research of mind, self is mostly investigated through the reality of the physical world and generally on the basis of reality as a conscious state of mind. In this paper, the phenomenality of self will be examined in terms of logic and through an epistemological analysis of the categories of phenomena and fiction. In this context, it is argued that it is not justified to describe "phenomenon" and "fiction" as two concepts that contain a kind of opposition or deep differences. Accordingly, it is argued that any research of mind cannot be done without considering self as a phenomenon. In this study, especially as a result of the necessity of a new understanding of experience, the possibilities that debates on self can bring to our agenda, when a certain type of research program is followed, will be investigated.
Felsefenin benlik konusundaki geleneksel tutumu töz dualizmine başvurarak açıklanabilir. Çağdaş zihin araştırmalarında benlik ise, daha çok fizik dünyanın gerçekliği dolayımıyla ve genellikle bilinçli zihin durumu olarak olgusallık temelinde araştırılmaktadır. Bu çalışmada ise benliğin olgusallığı, olgu ve kurgu kategorilerinin bilgikuramsal bir çözümlemesi aracılığıyla ve mantığa uyarlık açısından ele incelenecektir. Bu bağlamda “olgu” ve “kurgu”yu bir tür karşıtlık ya da derin farklılıklar içeren iki kavram olarak açıklamanın haklı gerekçelere dayanmadığı öne sürülmektedir. Buna bağlı olarak da herhangi bir zihin araştırmasının benliği olgu saymadan yapılamayacağı savunulmaktadır. Bu çalışmada özellikle deneyime ilişkin yeni bir kavrayışın gerekli olmasının sonucunda benlik tartışmalarının -belli türden bir araştırma programı izlendiğinde- gündemimize taşıyabileceği olanaklar soruşturulacaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Philosophy |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | March 30, 2022 |
Submission Date | March 4, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 |
e-ISSN: 2645-8950