Kamusallığın Yapısal Dönüşümü, felsefe,
sosyoloji, tarih, iletişim gibi farklı disiplinlerin verilerini sentezleyerek
demokrasilerin örgütlenme ya da meşruiyet ilkesi olarak kamusal alanın jeneolojisini yapan olağanüstü kapsamlı, paradigmatik bir eserdir. Bu eserin
önemi, her şeyden önce, Eleştirel Teori’nin normatif bir temelde yeniden
yapılandırılmasına imkan veren “tahakkümden bağımsız iletişim” düşüncesinin ele
alındığı ilk yer olmasıdır. Habermas’ın felsefesinde kamusal alan, bireylerin
özel alanlarından çıkarak eşit yurttaşlar olarak tartışmaya katılabildikleri,
toplumsal, kültürel ve politik her türlü mesele üzerine söz söyleyebildikleri,
özgür tartışmanın alanı olarak tanımlanır. Ona göre, burjuva toplumuna özgü
tarihsel bir kategori olarak ortaya çıkan ve gelişen bu alan, rasyonel tartışma
yoluyla yurttaşlar arasında mevcut problemlerin çözümü için rasyonel bir
uzlaşmanın tesis edilebilmesini mümkün kılması anlamında demokrasilerin
kurucu/normatif unsurlarından birini oluşturur. Bu anlamda, kamusal alan,
yurttaşların kendi kaderlerini özgür tartışma yoluyla belirleyebildikleri,
rasyonel politik irade oluşumu alanı olarak kavranır. Eserin son bölümünde, 19.
Yüzyıldan itibaren bu yapıların çözülme eğilimde olduğunu, kamusal alanın
bireylerin tahakküm altına alınmasına götüren yapısal bir dönüşüme uğradığını
ileri sürse de, Habermas’ın felsefesinin evriminde (farklı teorik çerçeveler
içerisinde de olsa) rasyonel politik irade oluşumunun mekanı olarak kamusal
alanın ideal bir şekilde nasıl tesis edileceği daima merkezi bir tema olarak
kalır.
Bu makalede, ilk olarak Kamusallığın Yapısal Dönüşümü’nde hem
tarihsel hem de normatif bir kategori olarak kamusal alanın ele alınış biçimi
tartışılmaktadır. İkinci olarak Habermas’ın, kamusal alanın yapısal dönüşümüne
ilişkin yorumunun açmış olduğu temel tartışmalar, kendisine yöneltilen
eleştirilere vermiş olduğu yanıtlar ve en nihayetinde politik irade oluşumunun
mekanı olarak kamusal alan nosyonun Habermas’ın düşüncesindeki evrimi ele
alınmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | March 25, 2020 |
Submission Date | September 12, 2019 |
Published in Issue | Year 2020 |
e-ISSN: 2645-8950