This study
focuses on the ideas of Antonio Negri and Michael Hardt, the most influential
thinkers of recent period, about the
concepts of the Empire, Multitude and Biopolitical production. These concepts
being at the center of contemporary political discussions problematise the
ideaitonal foundations of the idea of Empire evaluated as a new form of
sovereignty, the economic transformation in the contemporary capitalism and the
new form of subjectivity in this age. To Negri and Hardt, Empire is seen as a logic
of network operating at global level and a new logic of sovereignty and
governance going beyond the political boundaries of nation states as form of
sovereignty. In this regard, multitude is evaluated as a collective and joint
social subject against the power and command forms of empire. As for
biopolitical production, it is defined as the production of life in which
feelings, symbols, communication and cooperation go beyond the understanding
that centers the production of tangible goods within the capitalist production
and work organization. These three concepts draw an important framework in
terms of understanding the economic, political transformation of the
contemporary world. In this study, it was aimed at interpreting the nature of
global changes brought forward by the Negri and Hardt thought within the
boundaries of these three concepts.
Bu çalışma son
dönemin önemli düşünürlerinden Antonio Negri ve Michael Hardt’ın İmparatorluk,
Çokluk ve Biopolitik üretim kavramlarına odaklanmaktadır. Çağdaş siyasal
tartışmaların merkezindeki bu kavramlar yeni bir egemenlik biçimi olarak ele
alınan İmparatorluk fikrinin düşünsel temellerini olduğu kadar çağdaş
kapitalizmdeki ekonomik dönüşümü ve bu çağın yeni öznellik biçimini de
tartışmaya açmaktadır. Negri ve Hardt’a göre İmparatorluk küresel uzamda
işleyen bir ağ mantığı, egemenlik biçimi olarak ulus devletlerin siyasal
sınırlarını aşan yeni bir egemenlik ve yönetimsel mantık olarak görülmektedir.
Çokluk ise imparatorluğun iktidar ve komuta biçimlerine karşı kolektif ve
müşterek bir toplumsal özne olarak ele alınmaktadır. Biopolitik üretim ise
kapitalist üretimdeki maddi malların üretimini merkeze alan iş ve çalışma
örgütlenmesini aşan duyguların, sembollerin, simgelerin, iletişimin ve
işbirliğinin merkezinde olduğu hayatın üretimi olarak tarif edilmektedir. Bu üç
kavram çağdaş dünyanın ekonomik, siyasal dönüşümünü anlamak açısından önemli
bir çerçeve çizmektedir. Bu çalışma da üç kavramın sınırları dahilinde Negri ve
Hardt düşüncesinin tartışmaya açtığı küresel değişimlerin doğasını anlamayı
hedeflemektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | October 30, 2018 |
Submission Date | November 9, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 31 |
e-ISSN: 2645-8950