ABD
ile Çin arasında dünyanın diğer bölgelerinde olduğu gibi Latin Amerika
coğrafyasında da bir güç mücadelesinin varlığı gözlemlenmektedir. Soğuk
Savaş’ın bitişiyle birlikte Latin Amerika coğrafyasında yaşanan bu güç mücadelesinde
artık ABD’nin karşısında SSCB yerini Çin’in yer aldığı görülmektedir. Özellikle
Xi Jinping’in devlet başkanı olmasıyla birlikte Çin’in bölge ülkelerine yönelik
olarak askeri, ekonomik, kültürel ve bunlara bağlı olarak siyasi etkisinin
arttığı ve Çin’in küresel düzlemde eskiye nazaran daha etkin bir dış politika
stratejisini hayata geçirdiği gözlemlenmektedir. Bu durum ABD’yi Latin Amerika
devletlerine yönelik olarak uyguladığı geleneksel arka bahçe politikasını
değiştirmek zorunda bırakmıştır. ABD’nin bu politika değişikliğinde en önemli
hedef ülkelerden biri stratejik konumundan ötürü Küba olmuştur. ABD, Barack
Obama döneminde Küba ile eski düşmanlıkları bir tarafa bırakarak “Amerika
Amerikalılarındır” mottosundan hareketle yeni bir yumuşama siyasetini
uygulamaya sokma kararı almıştır. Nitekim Başkan Obama 2014 senesinde Küba’ya
resim bir ziyarette bulunmuştur. Aynı şekilde Küba’nın da ambargolar nedeniyle
ekonomik açıdan zor dönemler geçirdiği ve bir çıkış yolu aradığı gözlemlenmektedir.
Nitekim yönetimin kontrolünün fiilen kardeş Raul Castro tarafından ele
geçirilmesiyle sistemde bazı yumuşamaların varlığı gözlemlenmektedir. Sonuç
olarak tüm bu yaşanan gelişmeler ışığında bu çalışmada ABD ve Çin’in, eksende
Küba olmak üzere genel olarak Latin Amerika ülkelerine yönelik son dönemdeki siyasetleri
ve hegemonya mücadelesi irdelenmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 15, 2019 |
Submission Date | April 13, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Issue: 44 |