It is a well-known fact that humans harm the environment during the endeavors they do to fulfill their needs. It can be stated that adverse results are mainly related to creating built environments and the mechanism of current construction industry has a major role. This linear process, which starts at the end of design and continues through the aftermath of demolish of the building at the end of its useful life, has been gradually destroying the natural environment in a repetitive cycle of construction and demolition. It is obvious that a new approach is needed for a shift of paradigm instead of weak attempts that focus on specific subjects of current situation. For this aim, the notion of open source, which emerged in computer technologies, adopted by different disciplines and started a democratization movement, is discussed in this research. The projection of this concept over the field of architecture in the last 30 years has been examined through different examples and the potential benefits of this advancements are reviewed in the context of creating positive outcomes for environmental interaction. Even though the open source architecture seems to advance through sharing platforms and digitalized production methods, we notice that examined references hold a deeper and more effective transition potential. It is logical to regard the hierarchical stages that are embraced for the life of built environments as the main reason for environmental problems and accordingly the examination results of this study reveal that open source architecture can create productive and integrative cycles to allow a better engagement, flexibility with local preferences and upcycle opportunities. Therefore, we believe that a more tangible idea for a built environment which can produce net positive results for humans and nature can be created.
open source open source architecture actors in architectural processes built environment – nature relationship.
İnsanların ihtiyaçlarını karşılamak üzere gerçekleştirdiği eylemler sırasında çevreye zarar verildiği bilinen bir gerçektir. Söz konusu olumsuz sonuçların oluşmasında insanın diğer eylemlerinin yanı sıra yapma çevreyle ilişkili olanların önemli bir yer tuttuğu, yapım endüstrisindeki mevcut işleyişin ise bunda büyük bir paya sahip olduğu söylenebilir. Güncel mimarlık pratiğinde yapımla başlayan, yararlı kullanım ömrünün sona ermesiyle yapının yıkımı ve yıkımı izleyen diğer aşamalar boyunca devam eden bu doğrusal süreç, sürekli birbirini tekrarlayan bir yapım ve yıkım döngüsü içinde doğal çevreyi her geçen gün daha da fazla tahrip etmektedir. Bu sorunun çözülebilmesi için mevcut işleyişteki belirli noktalara odaklanan cılız gayretler yerine düşünme sistemini değiştirecek yeni bir yaklaşım gerektiği ortadadır. Bu amaç doğrultusunda bilgisayar teknolojilerinde doğduğu hâlde farklı disiplinlere ve özellikle mimarlık alanına sıçrayarak bir demokratikleşme hareketine dönüşmüş olan açık kaynak düşüncesi ve son 30 yılda yapma çevreye ilişkin ortaya çıkardığı yenilikler ele alınmıştır. Çalışma kapsamında açık kaynak kavramının mimarlık disiplini üzerindeki yansımaları örnekler üzerinden incelenmiş ve açık kaynaklı mimarlık anlayışının yapma çevrenin çevresel etkileri konusunda ne gibi faydalar sağlayabileceği irdelenmiştir. Çoğunlukla fikirlerin ücretsiz ya da uygun bedellerle paylaşıldığı platformlar ve dijitalleşmiş yapım yöntemleri üzerine ilerlemiş gibi görünse de açık kaynaklı mimarlık örneklerinin daha derin ve önemli bir değişim potansiyeli barındırdığı görülmüştür. Mevcut çevresel sorunların yapma çevrenin yaşamında birbirinden keskin sınırlarla ayrılmış süreçler ve aktörler olduğu düşünülürse, bu çalışmada incelenen açık kaynaklı mimarlık uygulamalarının mevcut işleyişteki doğrusallık yerine; her sürecin aktörünün bir diğeriyle çok daha etkili bir iletişim sağlayabildiği, kullanıcı katılımına, esnekliğe, yerel ürün tercihine ve ileri dönüşüme olanak veren döngüler yaratma potansiyeline sâhip olduğu belirlenmiştir. Böylece hem doğa hem insan açısından çok daha iyi sonuçlar verebilen bir yapma çevrenin oluşturulması ve bu fikrin yaygınlaştırılması için uygun bir ortam yaratılabileceğine inanılmaktadır.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Architecture |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | August 5, 2022 |
Submission Date | October 20, 2021 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 15 Issue: D.Ü. 2. Uluslararası Mimarlık Sempozyumu Özel Sayısı |
International Refereed and Indexed Journal of Urban Culture and Management | Kent Kültürü ve Yönetimi Uluslararası Hakemli İndeksli Dergi
Information, Communication, Culture, Art and Media Services (ICAM Network) | www.icamnetwork.net
Address: Ahmet Emin Fidan Culture and Research Center, Evkaf Neigh. No: 34 Fatsa Ordu
Tel: +90452 310 20 30 Faks: +90452 310 20 30 | E-Mail: (int): info@icamnetwork.net | (TR) bilgi@icamnetwork.net