Modern dünyada insanlar gıda, giyim gibi temel ihtiyaçlarını satın alma yoluyla karşılamaktadırlar. Bu itibarla insanların bu temel ihtiyaçlarını kolaylıkla giderebilecekleri satın alma, yani alışveriş ortamlarının bulunması hem tüketiciler hem de üreticiler yönünden neredeyse bir zorunluluktur. Her ne kadar şehirlerde karşımıza büyük ve lüks alışveriş merkezleri çıkmakta ise de hem mali olarak daha avantajlı olması hem de üretici ile doğrudan buluşma imkânı açısından pazar yerleri halk arasında rağbet görmeye devam etmektedir.
Alışveriş merkezlerinin bulunmadığı köy ve küçük ilçe gibi yerlerde ise pazar yerleri çok daha fazla önem arz etmektedir. Mahalli halkın ortak ihtiyacı olan pazar yerlerinin kurulması hukukumuzda sadece belediyelerin ve belediye iştiraklerinin yetkisine bırakılmıştır. Pazar yerlerinin işletilmesi ise tahsis ya da kiralama yoluyla gene belediyelerce gerçekleştirilmektedir. Bu şekilde kullandırılan pazar yerlerinin ise ne zaman Belediye Gelirleri Kanunu’nda düzenlenmiş olan işgal harcının konusunu oluşturacağı ise uygulamada tartışma yaratmaktadır. Bu konuda belediyelerin pazar yerlerinden işgal harcından başka bir bedel alamayacaklarına ilişkin yargı kararları mevcuttur.
Bu makalede öncelikle belediyelerin pazaryeri kurma, denetleme ve işletme konusundaki görev ve yetkileri kamu hizmeti perspektifinden incelenecek, ardından pazar yeri içerisinde bulunan satış yerlerinin belediyelerce kullandırılması karşılığı tahsil edilen bedellerin niteliklerinin analizi yapılacaktır.
In the modern world, people provide for their basic needs such as food and clothing through purchasing. In this respect, it is almost a necessity for both consumers and producers to have shopping environments where people can easily provide for these basic needs. Although there are large and luxurious shopping malls in cities, marketplaces continue to be popular among the public, both for their financial advantages and the opportunity to meet directly with the producer.
In places such as villages and small districts where shopping malls are not available, marketplaces are much more important. For the establishment of marketplaces, which is a common need of the local people, the law only authorised the municipalities and municipal subsidiaries. The operation of the marketplaces is carried out by the municipalities through allocation or leasing. In practice, it is controversial whether such marketplaces are subject to the occupation fee regulated in the Law on Municipal Revenues. In this regard, there are judicial decisions stating that municipalities cannot collect any other fee other than the occupation fee from marketplaces.
In this article, firstly, the duties and powers of municipalities in establishing, supervising and operating marketplaces will be examined from the public service perspective, and then the characterisation of the fees collected by the municipalities for the use of the sales places in the marketplace will be analysed.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Administrative Law |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Early Pub Date | April 4, 2024 |
Publication Date | April 30, 2024 |
Submission Date | December 25, 2023 |
Acceptance Date | February 22, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 4 Issue: 1 |
This work is licensed under Attribution-NonCommercial 4.0 International