Bu makale, modern Arap dünyasında dilin seküler bir kimlik inşa sürecindeki ideolojik işlevini, özellikle Arapçanın İslamî referanslardan arındırılarak ulus-devlet kurma süreçlerinde nasıl araçsallaştırıldığını incelemektedir. Louis Şeyho, Zeki el-Arsûzî, Constantin Züreyk ve Satı el-Husri gibi dört önemli düşünürün dil politikaları ve fikirleri bu bağlamda analiz edilmiştir. 19. yüzyıldan itibaren özellikle Hristiyan Arap entelektüeller, Arapçayı İslamî referanslardan bağımsız, tarihsel ve kültürel bir miras olarak yeniden tanımlamaya yönelmiştir. Bu yaklaşım, dilin toplumsal bütünleşmeyi sağlayan, ulusal aidiyet inşa eden ve siyasi meşruiyeti besleyen bir araç olarak konumlandığını ortaya koymaktadır. Arap dünyasında da dil, seküler ulusal kimliğin kurulmasında belirleyici bir unsur hâline gelmiştir. Satı el-Husri’nin dil merkezli milliyetçilik anlayışı, Şeyho’nun Arap medeniyetini İslam öncesine dayandırma çabası ve el-Arsûzî’nin dili ontolojik bir öz olarak görmesi, bu sürecin düşünsel temellerini oluşturmaktadır. Makale, Arapçanın kültürel, siyasi ve felsefi düzlemlerde nasıl dönüştürüldüğünü ve bu dönüşümün modern Arap kimliğinin yeniden inşasına nasıl hizmet ettiğini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Araştırmada doküman analizi yöntemi kullanılarak, söz konusu düşünürlerin öne çıkan eserleri ve söylemleri sistematik olarak incelenmiştir.
This article examines the ideological function of language in the construction of a secular identity in the modern Arab world, focusing particularly on how Arabic was instrumentalized in the processes of nation-state formation by being stripped of its Islamic references. Within this framework, the language policies and ideas of four prominent thinkers—Louis Cheikho, Zaki al-Arsuzi, Constantin Zurayk, and Satı el-Husri—are analyzed. Since the 19th century, Christian Arab intellectuals, in particular, have sought to redefine Arabic as a historical and cultural heritage independent of Islamic foundations. This approach highlights how language became positioned not merely as a medium of communication but also as a means of fostering social cohesion, constructing national belonging, and legitimizing political authority. In the Arab world, language emerged as a key component in the formation of a secular national identity. Satı el-Husri’s language-centered nationalism, Cheikho’s efforts to root Arab civilization in a pre-Islamic Christian past, and al-Arsuzi’s view of language as an ontological essence form the intellectual basis of this process. The article aims to reveal how Arabic has been transformed across cultural, political, and philosophical dimensions and how this transformation has contributed to the reconstruction of modern Arab identity. Using the method of document analysis, the study systematically examines the major works and discourses of these thinkers.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies (Other), Arabic Language and Rhetoric |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | September 23, 2025 |
Submission Date | August 24, 2025 |
Acceptance Date | September 10, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Issue: 27 |
Our journal, which was published as Çanakkale Onsekiz Mart University Journal of Theology Faculty, changed its name to Kilitbahir as of August 1, 2019.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.