Bu çalışmanın amacı, akıllı telefon kullanımı ile bağlanma, duygu düzenleme güçlüğü ve mizaç-karakter özellikleri arasındaki ilişkinin değerlendirilmesidir. Ayrıca, akıllı telefon bağımlılığı ile erken çocukluk döneminde oluşan bağlanma stili ve duygu düzenleme güçlüğü arasındaki ilişkide mizaç ve karakter boyutlarının aracı etkisini inceleyen akıllı telefon bağımlılığına ilişkin gelişimsel bir etiyolojik modelin test edilmesi amaçlanmıştır. Çalışmanın örneklemini, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi ile İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi’nde öğrenim gören toplam 400 üniversite öğrencisi oluşturmuştur. Akıllı Telefon Bağımlılığı Ölçeği, Yakın İlişkilerde Yaşantılar Envanteri-II, Mizaç ve Karakter Envanteri ve Duygu Düzenleme Güçlüğü Ölçeği-Kısa Form, veri toplama araçları olarak kullanılmıştır. Sonuçlarda, kaygılı bağlanma, duygu düzenleme güçlüğünün alt boyutlarından strateji ve dürtüsellik ile karakter boyutlarından kendini yönetme ve kendini aşmanın, akıllı telefon bağımlılığını anlamlı dü-zeyde yordadığı bulunmuştur. Son olarak, yol analizi sonuçlarında kendini yönetme karakter boyutunun kaygılı bağlanma, dürtüsellik ve strateji değişkenleri ile akıllı telefon bağımlılığı arasında aracı rol oynadığı gözlenmiş olup, oldukça iyi uyum indekslerine sahip olan bir modele ulaşılmıştır. Bu model kaygılı bağlanan, duygu düzenleme stratejileri yetersiz olan ve duygularını düzenlerken dürtüsel davrananların, kendilerini yönetmekte zorlandığını ve bu durumun akıllı telefon bağımlılığı olasılığını artırmakta önemli bir role sahip olduğunu ortaya koymuştur. Dolayısıyla, elde edilen bulguların hem kuramsal hem de klinik uygulamalarda faydalı olacağı söylenebilir.
This study aimed to evaluate the relationships between smartphone usage, attachment, emotion regulation difficulties, and temperament-character traits. It was also aimed to test a developmental etiological model of smartphone addiction examining the mediating effect of temperament and character dimensions in the relationship between attachment style and emotion regulation difficulties and smartphone addiction in early childhood. The sample of the study consisted of 400 university students from Ankara Yıldırım Beyazıt University and İzmir Kâtip Çelebi University. Smartphone Addiction Scale, Experiences in Close Relationships-II, Temperament and Character Inventory, and Difficulties in Emotion Regulation Scale-Short Form were used as data collection tools. In the results, it was found that anxious attachment; strategy and impulsivity subtests of Difficulties in Emotion Regulation Scale; self-directedness and self-transcendence subscales of character dimensions significantly predicted the level of smartphone addiction. Finally, the path analysis had a very good fit to the data and suggested that self-directedness acted as a mediating role in the relationship between anxious attachment, strategy, impulsivity, and smartphone addiction. This model has revealed that those who are anxiously attachment, whose emotion regulation strategies are insufficient, and those who are impulsive while regulating their emotions have difficulties in self-directedness and that this plays an important role in increasing the likelihood of smartphone addiction. Therefore, it can be said that these findings will be useful in both theoretical and clinical applications.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Clinical Psychology |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 25, 2020 |
Submission Date | January 7, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 4 Issue: 1 |